Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Muhammet YÜRÜK

Güçlü Olmak

Muhammet YÜRÜK Yazar Muhammet YÜRÜK
30 Temmuz 2009
Muhammet YÜRÜK
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Nice savaşları barındırır içersinde dünyamız, bazen bir katliama şahitlik eder ve bazen de özgürlüğe, hürriyete, bağımsızlığa kanat çırpan insanlarının yoldaşı olur. Ama her şeyin başında gelir savaşmak, bir şeyi birilerinden zorla almak, yada kendimizin güçlü olduğunu tüm insanlığa, dünyada göstermek, dünyaya kanıtlamak. İçimizde biriktirdiğimiz hırslarımızı, toprak, ganimet, lider olmak arzularımızı, yansıtmak için etrafa, başvurduğumuz bir yoldur savaş belki.

Bu noktada bizim için önemli tek şey arzularımız oluverir, kimse umurumuzda olmaz, eğer ki biz istediklerimizi elde edecek güçteysek başarmak için yapabileceğimiz her şeyi yaparız, bu uğurda nicesini feda ettiğimiz insanların bizim isteklerimizin yanında önemi olmaz. Biz ki eğer kavuşabilmişsek arzuladıklarımıza onların ölmüş oldukları bizi ilgilendiren bir konu olmaktan çıkar, ki zaten bu bizi hiç merak ettirmez bile. Biz kazandıklarımıza bakarız, elde ettiklerimize. Gerisi hikaye oluverir gözümüzde.

İşte savaşmak böyle bir şeydir, insana insan karşılığında bazı şeyler kazandıran bir kumardır savaş, savaş insan kanının bu denli önemsizleştirildiğinin bir göstergesidir. Bana sorarsanız ise, öldürmek için bir bahane. Ama bu kadar kötü bir şey midir savaş. Savaş iyi bir şeydir, eğer gittiğiniz topraklara barışı, güzelliği, adilliği götürüyorsanız, ama bunu yaparken de, yine masum insanları katlediyorsanız değil elbette.

Tarihi bir düşündüğünüzde nice  kanlı savaşlar olmuştur, bazen gerekçe olarak o topraklara barışı götüreceklerinden bahsedenler bile var. Hele birde günümüzü düşündüğünüzde o büyük ülke torunlarının yaptıklarının dedelerinden farksız olduğunu görüyoruz çoğu kez. Yani değişen ne, hiç bir şey, dün onlar bugün bunlar. Kim bilir, ne zamana kadar sürecek olan bu monoton döngünün bitmesini beklemekten başka ne yapabileceğimizi ne zaman düşüneceğiz. Bu süreç sonsuza dek mi sürecek, herkes sadece çıkarları doğrultusunda mı hareket edecek ve ölen onca insanı umursamaz tavırlarla kaderine terk edecek, bizim için mutlu olan hayatımız her zaman mı onlara ıstırap verecek yada bizim mutlu olabilmemiz için ille de birilerinin hayatının, geleceğinin, arzularının yok olması mı gerekecek. Sizce adil olan bu mu ? Yaşamak, varolmak, dünyada olmak yoksa sadece bizim mi hakkımız, onların varolmalarındaki amaç gerçekten bu mu, onlar için mutlu olmak, daha doğrusu sadece insanca yaşam bu kadar zor mu, onları yaşatmak bu kadar zor mu !!!

 

         “Seni seviyorum, senin için her şeyi yaparım” diyen bir sevgili düşünün, sevdiği insanı çok seven ve ölmek öldürmek gibi kavranmaları bile düşünmeden tek bildiği şeyi, tek istediği şeyi yapan. O sevdiği insan için birini öldürebilir, ve belki de ölebilir bu uğurda, nedenini bile sormaz belki, yaptığının doğruluğunu düşünmeden kabul eder  her şeyi, tıpkı şuanda bazı ülkelerin yaptığı gibi. Bu ülkeler için sevgilileri, yani halkı her şeyidir, onların geleceği için öldürürler, onlar daha rahat yaşasın, her şeye sahip olsunlar diye, dünya kendilerine imrensinler diye. Burada farklı olan ne, fark şurada, deli bir aşık sevgilisi isterse öldürür, bu ülkeler ise sevgilileri, halkı istemedikleri halde öldürüyorlar. Aslında da her şeyi kendileri için yapıyorlar, kendileri için öldürüyorlar. Her insan ülkesini sever elbette, ama bir düşünsenize, o sevdiğiniz ülke yüzünden dünyada nereye gitseniz kınanıyorsunuz, sizin bir suçunuz olmadığı halde herkes size katil gözüyle bakıyor, siz istemediğiniz halde sizi savaş düşkünü ilan ediyorlar,  size gurur verdirmesi gereken ülkeniz yeri geriyor ki sizi utandırıyor, insanların sizi sevmemesine neden oluyor, ve belki de böyle yaparak sizinde ölmenizi sağlıyor. Sizce bu mu sevgi ? Gerçekten sevdiğiniz, istediğiniz şey bu mu, bunu mu istiyorsunuz ?

Hepimiz insanız ve yaptığımız her şeyi kendimiz adına onlara yapıyoruz. Güzel bir elbise alsak seviniriz elbet, ama bunu kimsenin görmemesini ister misiniz, sadece yalnız kaldığınızda giymek, elbette istemeyiz, çünkü bu elbiseyi zaten herkes görebilsin diye alıyoruz. Yani biz her şeyi kendimiz dışındaki insanlar için yapıyoruz. Güzel bir bayan yada yakışıklı bir erkek olmak sizin için neyi değiştirirdi eğer dünyada yalnız olsaydınız, siz yolda giderken kendinizi görebiliyor musunuz, bir düşünün eşiniz, çocuklarınız, anne babanızı mı sizi daha çok gördü yoksa siz mi. Onlar değil mi ? Güzel bir bayansanız, güzel ve alımlı giyiniyorsanız bunu karşınızdaki kişi için yapıyorsunuzdur, çünkü siz 24 saat aynaya bakan bir insan değilsiniz, ama tabi ki bunu yaparken sizinde kazancınız oluyor. Çünkü sizde istediğiniz şeyi elde etmiş oluyorsunuz, tabi istemediğimiz bir şey olunca bu böyle olmuyor, tıpkı sevmediğimiz bir insana bizden uzaklaşsın diye kendimizi kötülememiz gibi.

Doğru bunun neresindedir diye düşünecek olursak, doğru yoktur, yani mutlak bir doğru yoktur, yada vardır da biz işimize gelmediği zaman kabul etmeyiz, ama bizde biliriz ki yaptığımız doğru değildir. Bizim için tek doğru vardır, isteklerimiz. Aynı şu güçlü ülkelerde olduğu gibi, aslında her ülkede olduğu gibi. Biz bir şeye başlarsak doğru yada yanlış bunu sürdürürüz, ne zamanki bir musibetle karşılaşırız o zaman durup düşünürüz, acaba yaptığımız doğru mu diye, ama vazgeçmek kimilerine göre değişir, bazılarımızı hala devam ettirirken bu yanlışları kimimizde bırakırız devam etmeyi. Ama bu güçlü ülkelerin başına geldiğinde işler değişir. Bu  ülkeler nedense yaptıklarının yanlış olduğunu anlasalar bile geri adım atmazlar. Çünkü bu onlar için tükürdüğünü yalamak anlamına gelir.

Zararın neresinden dönersen kârdır sözü güçlüler için geçerli olmaz, zaten eğer suçsuz yere insanları öldürdüyseniz bu söz geçerli değildir, burada böyle kârdan söz edilemez, ama zarardan vazgeçebilirsiniz. Bu da erdemli bir davranış olabilir sizin için. Bir özür tabi ki yitirilen onca şeyi geri getirmez ama yapılan bu yanlışların farkına varıldığının kanıtı olabilir. Merak etmeyin bu davranış sizi alçaltmaz, aksine sizi yüceltir, böylece belki borçlu olduğunuz sevgilinize, halkınıza da yarar sağlamış olusunuz da, dünya insanlarının onlara bakış açısını değiştirirsiniz, belki onları da severler.

Hani başta söyledik ya biz her şeyi yine insanlar için yapıyoruz diye, bunu yaparken lütfen şunu da sorgulayalım, acaba o insanlar bunu istiyorlar mı. Eğer istemiyorlarsa bırakın da, kesin şu davranışlarınızı, bir çeki düzen verin kendinize, güçlü olmak sorumluluk gerektirir, eğer gerçekten güçlüyseniz dünyaya, insanlığa sahip çıkın, ama bunu yaparken de kimseyi öldürmeyin, bir kerede konuşmayı deneyin. Her şey tabi ki sizin istediğiniz gibi olmayacaktır, bırakında onlarda fikirlerini söylesin, ve bazı şeylerinizden de ödün vermekten kaçınmayın. Çünkü siz güçlüsünüz, ve güçlü olmak bunu gerektirir.

Paylaş
Etiketler: insanyaşam
Önceki Yazı

Kim Soruyor Bunları?

Sonraki Yazı

Bugüne Kadar Düşünmediler!

Muhammet YÜRÜK

Muhammet YÜRÜK

İlişkili Yazılar

Muhammet YÜRÜK

Doğada ve Siyasal Yaşamda Denge

04 Eylül 2012
5k
Muhammet YÜRÜK

Aşkın Anatomisi

03 Nisan 2010
5k
Muhammet YÜRÜK

Aile ve Toplum

28 Mart 2010
5k
Muhammet YÜRÜK

Bir İyilik Yapar mısınız?

06 Eylül 2009
5k
Sonraki Yazı

Bugüne Kadar Düşünmediler!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap