Amaç; daha güçlü ve daha ileri demokrasi.
Gelişmiş demokrasiler iyidir.
Özgürlük geniştir, hukuk sağlamdır, insan hakkına saygı vardır, vatandaş rahattır.
Bu nedenle geçmiş karıştırılıyor.
Yarını güçlendirmek için…
Günlükler çıkarılıyor, andıç iddiaları sürüyor, operasyonlar yapılıyor.
*
Yakın tarihimizde aklımın yetmediği, ermeyeceğine inandığım siyasi bir düğüm ve olayın kahramanı var.
Erkan Mumcu.
Her ne kadar “ Kim ne biliyorsa sorsun” diyor ama bulunamıyor.
Hatırlarsınız.
Mumcu, 32 yaşında siyasete girdi.
1995’de ANAP’tan Isparta milletvekili seçildi.
Kıvrak zekâsı, heyecanı, konuşurken gözlerinin parlaması avantajıydı.
İmam Hatip kökenliydi, hatipliği yüksekti.
İslamcı- ülkücü sentezindeydi.
Her yıl siyasette büyüdü.
*
Birer yıl arayla genel başkan danışmanı, parti genel sekreteri, genel başkan yardımcısı oldu.
1999 seçimiyle Kültür Bakanlığı koltuğuna oturdu.
Atak, kabına sığmaz yapısıyla ters düştü, ayrıldı.
AK Parti kurucuları arasına katıldı.
2002 seçiminde Isparta’dan yine seçildi.
Milli Eğitim ve bir kez daha Kültür ve Turizm Bakanlığı yaptı.
2005’de yine ters düştü, ayrıldı.
İki ay sonra tek aday olarak ANAP Genel Başkanlığına geldi.
*
Merkez sağı büyütmek için DYP ile anlaştı.
5 Mayıs 2007’de ANAP- DYP nikâhıyla Demokrat Parti kuruldu.
Sonra bir şeyler oldu.
Yollar ayrıldı.
*
Mumcu, bugün hiçbir sahada yok.
“ Allah’tan niyazım; rızkımı siyasetin dışında vermesidir” dedi ve genelde sakallı gezmeye başladı.
Geçmişe hiç dönmedi.
Son 12 Haziran seçimi öncesinde, TV programına çıktı.
“ANAP-DYP” birleşmesinde ihanet üzerine ihanet yaşadıklarını söyledi.
DP Eşbaşkan ortağı Mehmet Ağar’ı “kalleşlikle “suçladı, soruların ona sorulması gerektiği hedefini gösterdi.
*
Yine seçime üç gün kala, o günün TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin ani çıkışla, Mumcu’yu “ Mertliğe” davet etti.
2007 Cumhurbaşkanlığı seçiminde neler döndüğünü anlatmasını istedi.
“Cesur olsun, olayları anlatsın” çağrısında bulundu.
Mumcu, tek kelime söylemedi.
*
Mehmet Ağar mı?
Geçmişin korkusuz polisi, Emniyet Genel Müdürü, İçişleri Bakanı O da sessiz.
Mumcu diyor ki; “ Ağar’ın yargılandığı davalardan hüküm giymemesi sorgulanmalıdır”
Belli ki bildiği var, “Açılım” yapamıyor.
*
Çekincemiz, endişemiz yok.
Daha sağlam demokrasi için gidiyoruz.
Yol da alıyoruz. Lakin…
Yakın tarihimizde olanları neden öğrenemiyoruz?
Ağızlar niçin kilitli?
Mangalda kül bırakmayan dünün liderleri nerede?
*
Konuşulmalı, anlatılmalı ki…
Elimize Mum’u alıp, gün Ağar’ana kadar gerçeği bulmak için turlamayalım.
Demokrasi kör- topal olmaz.
Sağır- dilsiz asla!
*******************
