TBMM çatısı altına giren milletvekillerimiz and içerek hizmete başladılar…
Çatı altına girmeyen Bağımsız, ya da BDP’li milletvekilleri ile çatı altında oldukları halde, gerekçe gösteren CHP’li milletvekilleri ne yazık ki YEMİN etmediler…
Doğru mu yanlış mı, bunu zaman gösterecek.
Fakat şu bir gerçek ki hiç bir şekilde engel yokken aday olan ve seçilen milletvekillerinin, daha sonra yasaklı gösterilerek meclis çatısı altına girmeleri engelleniyorsa ve CHP de anamuhalefet görevi üstleniyorsa, bunların da hakkını savunmak, dile getirmek, onların da sesi olmak zorunda olduğundan yemin etmeyerek durumun düzeltilmesini, haklarının teslim edilmesini ve milletvekilliklerinin onaylanmasını elbette ki isteyecektir.
Yasal ve demokratik bir hak olarak CHP, yemin etmeme kararı aldı.
Ne zamana kadar?
Ta ki Başbakan ERDOĞAN’ın milletvekili olması için meclisten çıkarılan bir yasa gibi, şimdi milletvekili olan, ancak milletvekillikleri geçerli sayılmayanların haklarının iadesi için bir yasa çıkarılıncaya kadar…
Yoksa yemine karşı olduklarından değil…
Belki Bağımsızlar yemine karşı bir tavır sergileyebilir amma CHP için bu asla düşünülemez. Namus ve şeref üstüne yemin edecek partilerin en başında gelir diyebilirim… Bundan şüphem yok…
Dediğim gibi yanlış ve doğruluğu tartışılacaktır. Ve zaman gösterecektir. İnşallah hükümet de bu sese kulak verir ve yarın terörist başının bile belki milletvekilliği yolu açılacaksa, bugünkü milletvekillerinin mağduriyetlerinin giderilmesini ve haklarının teslim edilmesini istemek gayet normal değil mi?
Sözün Özü!
Hiç kimsenin yanlış yapmaya hakkı yok. Bu CHP de olsa AKP de olsa, BDP ve MHP de olsa hiç farketmez. Ancak geçmişi unutmamak da gerekiyor!
Anayasaya göre,
Milletvekillerinin andı şöyle:
”Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”
