AK Parti İlçe Binası İskânsız Değil, Tamamen Kaçak! Aha da Belge…
«Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a kaçak binada bulunan AK Parti İlçe binasını açtırdılar” diye haber yaptık. Binanın sahibi gazetemizin merkezini arayarak, binasının ruhsatlı olduğunu iddia ettiğini de yazdık. Binanın sahibi Hasan Bayraktar’a çağrı çıkardık. ‘Binanın ruhsatını getir, özür dilemesini biliriz’ dedik.
Çıt yok…
Bina 1998’de yapılmış!
AK Parti Büyükçekmece İlçe Başkanı Ekrem Görçeker, İl Başkanı Aziz Babuşçu’ya binanın temel ruhsatının olduğunu, iskânının olmadığını söylemiş. İl Başkanı Babuşçu haberlerimiz sonrasında bize sorduğunda, ilçe başkanının beyanının doğru olmadığını ifade ettik.
Tabi ilçe başkanından haberlerimiz sonrasında çıt yok…
Bugün baş sayfamızda okuyacaksınız. AK Parti’nin bulunduğu bina 1998 yılında yapılmış. Bina yapılırken, Mimarsinan Belediyesi’nin ilgili birimleri tarafından ruhsatsız yapıldığı gerekçesiyle tutanak tutulmuş.
Ruhsatsız binanın durdurulması için İmar Müdürlüğü tarafından yazı çıkarılmış, imar kanunun göre ruhsata bağlanamayacağı ifade edilerek, binanın yıkılmasına ve 100 milyon Tl. para cezası kesilmesine karar verilmiş. Karar tarihi ise 04.11.1998
Olası bir depremde ne olur?
Şimdi binanın sahibi, AK Parti Büyükçekmece İlçe Başkanı, AK Parti İl Başkanı, belediye yetkilileri; elimizde olan belgenin dışında sizin elinizde başka belge varsa çıkın açıklayın.
Büyükçekmece AK Parti İlçe yönetiminin bulunduğu, D-100 karayolunun kenarında kabak gibi sırıtan bina iskansız değil; RUHSATSIZ!.. Hiç ruhsat olmadan başlanılmış bir bina… Olası bir depremde belki de ilk yıkılacak binalardan biri…
AK Parti yöneticileri, parti binasında toplantı yapılırken olası bir depremde zarar görecek partililerin vebalini üstelenebilecekler mi?
Kararlar neden uygulanmıyor?
Tepecik Belediye Başkanı Rafet Yıldız’ın rüşvet istediği iddiasıyla mahkemelere düştüğü temeli atılan yapı ile ilgili belgeyi de okuyacaksınız, haberimizde.
İşadamı Hasan Bayraktar yapı ruhsatı almış ancak, yapı ruhsatına ve projelerine aykırı imalat yapmış. Hem de bilerek, aynen Mimarsinan D-100 yolu kenarında olduğu gibi.
Sonra da ‘benden rüşvet isteniliyor’ diye suç duyurusunda bulunmuş. Bina ruhsata ve projeye uygun değil ama binasını yasa dışı bir şekilde bitirmek istiyor. Kendisine izin verilmeyince feryadı figan…
Benden rüşvet istiyorlar!..
Sonra ne olmuş. 8 Ağustos 2006 tarihinde yapı ruhsatına ve projelere uygun olmayan imalat için karar alınmış. İnşaatın ruhsata ve eki projelerine uygun hale getirilmesi istenmiş. 1 bin 500 TL de para cezası kesilmiş.
Bina için yıkım kararı alınmış ancak bugüne kadar uygulanmamış… Niçin uygulanmamış? O’da ayrı bir soru.
Otel için yıkım kararı ve
para cezası verilmiş
Sonra işbilir işadamımız Hasan Bayraktar 3. kaçak binasını yapmış. Nerede; yine D-100 yolu kenarında. Şehrin göbeğinde. 18 Temmuz 2008 tarihinde bu bina ile ilgili de karar verilmiş. Ruhsat ve eklerine aykırı inşaat yapıldığı tespit edilmiş, yapı tatil tutanağı düzenlenmiş, bina sahiplerine tebliğ edilmiş. Sonra sahipleri tarafından ruhsatsız yapının yıkılmadığı tespit edilmiş ve ruhsat ve eklerine aykırı inşaatın yıkılmasına karar ve 20 bin lira para cezası verilmiş.
Bugün bu binalar Büyükçekmece Belediyesi’nin sınırları içersinde. Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün’e çağrı çıkarıyoruz. Belgeler elimizde. Bu binalarla ilgili ne yapacaksınız? Ayrıca İşadamı Hasan Bayraktar’ın ilçe genelinde böyle kaç binası daha var? Neden bir müteahhit, işadamı yaptığı her binayı kaçak yapar? Kimi binalarda ruhsat almasına rağmen neden aykırı imalat yapar?
Sesimizi duyan var mı?
Ve buradan soruyoruz. Yapana, yaptırana, göz yumana bilmem kaç yıl ceza verilir diyen İmar Yasası ne zaman çıkarıldı? Ve neden uygulanmıyor? Ve neden belediye başkanları halen kaçak imalata için veriyor? Neden, neden?
Büyükşehir Belediye Başkanlığı da yapmış, yaklaşık 8 yıldır ülkeyi yöneten Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a ruhsatı, iskânı olmayan, yıkım kararı olan bir binada AK Parti ilçe binasını açtıranlar utanmıyorlar mı? Başbakan Erdoğan’ı, İl Başkanı Babuşçu’yu, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Kadir Topbaş’ı yanıltanlar; sizin sesinizi duyabilir miyiz?
Hey, sesimizi duyan var mı? Ora(lar)da kimse var mı?
