Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kemal ÖZER

‘Genetik Veba’ Bulaşıcı Mıdır?

Kemal ÖZER Yazar Kemal ÖZER
10 Mart 2011
Kemal ÖZER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bulaşıcı bir veba ile karşı karşıyayız. Üstelik bu veba, bildiğimiz vebalar gibi bulaştığı kişiyi öldürmüyor. Aksine sürüm sürüm süründüren cinsten…

 
Daha da beteri bu veba, nesilden nesile aktarılabilen, şimdi önlem alınmazsa bir daha tedavi edilmesi imkânsız bir hastalık…
 
Bu bulaşıcı genetik veba, her ne kadar laboratuar ortamında geliştirilse de, bulaşımını tüccarlar ve siyasetçiler yapıyor.
 
Tüccarlar ve siyasilerin gizli görüşmelerinde birbirlerine bulaştırdıkları bu virüs, sadece yaşayanları etkilemiyor. Yaşayanların yanı sıra, anne karnındaki ceninleri, –baba veya annenin damarlarında sinsi ve şeytansı bir gizlilikte dolaşması nedeniyle– sperm veya yumurtayı etkiliyor ve nesilden nesile aktarılıyor.
 
Kısacası onlarca hatta yüzlerce yıl sonra, nesillerin bu veba ile doğacaklarını şimdiden biliyoruz.
 
Daha da ötesi, bu ‘kalıtımsal veba mikrobu’; insanların yanı sıra bitkiler, hayvanlar hatta tabiattaki ne kadar canlı varsa hepsine bulaşabilen bir musibet!
 
Bu musibet; bazı küresel güçlerin yaşamı kontrol etme, istemediği toplumları yok etme, son iki yüz yılda inşa ettiği sömürge düzeninin kalıcı olmasını sağlamak arzusu nedeniyle geliştirildi.
 
Aramızdan kimileri farkında olmadığı bu küresel tezgâha alet oluyor…
 
Kimisi küçük çıkarlar için bu uğurda onurunu pazarlıyor…
 
Kimisi zaafları yüzünden kuklaları durumuna düşüyor…
 
Kimisi de bir türlü kontrol edemediği tamahı, makam hırsı, bitmek tükenmek bilmeyen para biriktirme duygusu yüzünden saf değiştirivermiş.
 
Hangi amaçlarla olursa olsun, bu aşağılık virüsün yaygınlaştırılmasına destek olmak, insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur ve buna izin veren ve göz yummanlar suç ortağı olarak hesap vermeliler/verecekler!
 
Bu vebanın size bulaşmadığını düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Mesela bazı uzmanlar(!), bürokratlar ve bakanlar, size bu virüsün bulaşmaması için gerekli önlemin alındığını söylediklerinde, biliniz ki doğru/yu söylemiyorlar.
 
Siyasetçiler çıkıp ‘çocuklar başta olmak üzere herkesi genetik vebadan korumak için yasal düzenleme yaptık’ dediklerini duyduğunuz da, biliniz ki onlar da doğru/yu söylemiyorlar.
 
Bu siyasetçilerinden kimisi maalesef gerçeğin ne olduğunu dahi bilmiyor. İktidarda olanlar, eleştirileri kendi iktidarların yıpratılması için yapıldığı zannında. Her konuda siyasi iktidarı eleştiren muhalefetin, bu genetik vebanın yaygınlaştırılması için iktidara destek vermesi, manidâr olmanın ötesinde bir korku ve çıkar uğruna değilse, acaba hangi ‘iyilik’(!) uğrunadır?
 
Aramızdan kimileri bu veba için, ‘İktidarı eleştirmeyelim. Çünkü bu eleştiriler, ‘Ergenekon’la mücadele eden hükümete zarar verir’ diye, bu gerçeği ifşa edenlere kızıyorlar. Bugün, davası yargıda devam eden Ergenekon’la bir biçimde mücadele ediliyor. Batıda CFR/Bilderberg/Trilateral/Monsanto/Novartis/Bayer/FDA/DTÖ/EFSA gibi adlar verilen ‘genetik veba çetesi’ olan küresel Ergenekon’la mücadele, tüm evrende yürütülmesi gereken küresel bir mücadele…
 
Bu belâ virüsle mücadelemizde ‘Ergenekon’la mücadele eden hükümete zarar veriyorsunuz’ diyenlerin bile, artık kulak kabartmak zorunda kalmasının memnuniyeti içindeyiz. Gün geçmiyor ki, bu konuda bir şeyler yazılmasın, bir şeyler sorulmasın.
 
O halde nedir genetik veba? Bu vebaya; bazen ‘modifiye’, bazen ‘hibrit’, bazen ‘GM’, bazen ‘genetiği değiştirilmiş organizma’ denilir. Yani bildiğimiz adıyla: GDO!
 
2009’a kadar hukukî olmadığından hiçbir denetim yapılmıyordu. Özel sektörün yanı sıra, TMO’da ithal ediyordu. 2009’da çıkarılan yönetmelik ve 2010’da çıkarılan yasa ile yasal hale getirildi. Fakat ne yasallaştırma! Halka ‘yasaklıyoruz’ gazetecilere ise ‘böyle yapmak zorundaydık, çıkarmasaydık DTÖ canımıza okuyacaktı’ dediler.
 
Guya ‘Bilim(!) Kurulu’ kurdular. Bizi bu kurul koruyacakmış! İnsan sormadan edemiyor, bu kurulu kuranları, bu kurulda görev alanları ve onların çocuklarını bu belâdan kim koruyacak? Noterlik yapan bu kurulun yapabileceği tek şey; toplumun gözünü “boyamak” ve GDO karşısında yürütülen mücadeleye karşı zafiyet oluşturmak! Zaten istese de elinden başkası gelmez.
 
Gözümüzün içine baka baka yasallaştırdıkları, hiçbir eleştiriyi dinlemedikleri, rüşvet iddialarını bile göz ardı ettikleri halde, önce ‘sadece soya, mısır, kanola ve pamuk GDO’lu bizde onu yasaklıyoruz’ dediler.
 
Ardından etikete ‘GDO’suz’ yazmayı bile yasaklamaya kalktılar hatta yasakladılar. Hoş, GDO’suz yazanlarda gerçeği söylemiyorlar, o da ayrı bir dert. ‘Bebek ürünlerinde kullanımını yasaklıyoruz’ dediler. Foyalarını etiketler ortaya çıkardı. Alın bebel… adlı markanın 6 aylık bebek ürünlerini, üstünde ‘modifiye mısır nişastası’ yani ‘GDO’lu mısır nişastası’ yazıyor. Endüstri, devletin topluma karşı endüstriyi koruyacağını gayet iyi biliyor.
 
Ne diyor devleti idare edenler: “GDO’yu asla yemeyiz! Bu ülkeye GDO’lu ürün girmiyor!” Oysa aynı devletin Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü, 11.08.2010 tarih ve 340671 sayılı yazısında “Tüm Gıda maddelerinde olduğu gibi, GDO’lu veya GDO içeren ürünlerin ithalatında, ülke genelinde belirli İl Müdürlükleri yetkilendirilmiştir. Konu ile ilgili olarak gerekli veriler İl Müdürlüklerimizden temin edildikten sonra tarafınıza bilgi verilecektir. (6 ay geçmesine rağmen hâlâ cevap gelmedi)

 

GDO’lu ürünler GDO’lu tarım uygulamalarının yaygın olarak yapıldığı ABD, Arjantin, Şili, Japonya, Tayvan, Çin ve Rusya gibi ülkelerden ithal edilmektedir.”

 
Neymiş? GDO’lu ürünler ABD, Arjantin, Şili, Japonya, Tayvan, Çin ve Rusya gibi ülkelerden ithal edilmekteymiş. Hani yasaklamıştınız? Hani izin verilmiyordu? Hani bu ülke de GDO’lu ürün satışı yasaktı?
 
Sevda Yüzbaşıoğlu ve Yasemin Salih’in Sabah Gazetesi’nde önceki gün çıkan haberleri çok manidar…
“Korkudan etikete yazan yok! GDO kullanımı tam gaz!” ara başlıklarının kullanıldığı haber şöyle başlıyor: “Geçen yıl kamuoyu gündemini aylarca meşgul eden genetiği değiştirilmiş organizmalı (GDO) ürünler konusunda tam bir skandal yaşanıyor. Halk arasında 'frankeştayn gıda' olarak da bilinen GDO'lu ürünler, Tarım Bakanlığı'nın 26 Eylül 2010'da yürürlüğe giren yönetmeliği hiçe sayılıp, market raflarında hiçbir uyarı yapılmadan satılıyor.
 
Yonca, kanola, pamuk, keten, mercimek, mısır, kavun, erik, patates, pirinç, soya, şeker pancarı, ayçiçeği, tütün, domates ve buğday başta olmak üzere pek çok tarım ürününün genetiği değiştirilmiş durumda. Türkiye'de ise 800 çeşit üründe hiçbir uyarı yapılmadan kullanılıyor.”
 
Bakanlıktan habere yönelik çıt yok! Olsa ne olur ki, söyleyebilecekleri tek şey yalanlamak. Telefon santrallerindeki sesli yanıt sisteminin ne diyeceğini önceden bildiğimiz gibi, bakanın ne diyeceğini de ezbere biliyoruz. Masallarını duya duya ezberledik.
 
Hangi ürünlerde GDO var diyorsanız: Endüstriyel her ürün yüzde 90’a varan oranda bu vebayı içerir. Sayısını ne devlet bilir, ne de üretici.
 
Peki ne yapmalı?
 
Çok kez yazdık, bıkmadan usanmadan yazmaya devam edeceğiz. Milyar kere tekrar olsa yine yazacağız. Raftan hiçbir şey almayınız ve özellikle yaklaşan seçimlerde Ak Parti’nin yanı sıra GDO’yu yasallaştıran ‘Biyogüvenlik Kanunu’nun çıkmasına destek veren CHP, MHP ve BDP’den hesabını sorunuz.
 
Bu konuda sessiz kalan Diyanet’e mektuplar gönderiniz ve diyiniz ki: “Sadece bazı GDO yandaşı danışmanları değil, bu konuyu iyi bilen bağımsız kimseleri de dinleyiniz. Yandaşlar üzerinden vereceğiniz fetvaların vebali ağır olur.”
 
Ve lütfen, sadece dünyanın en ekonomik ve tek sağlıklı yağı olan sızma zeytinyağını kullanınız. Tam buğday unundan yapılmış ekmekler yiyiniz ve ne olur evinizde kendi ekmeğinizi kendiniz yapınız. Şeker ve tatlandırıcı türlerinin tamamını terk edip, pekmez yiyiniz. Mevsimi dışında hiçbir sebze, meyve almayınız. Çocuklarınıza sakız, bisküvi, kek, çikolata vs yedirmeyip; hurma, kuru incir, kuru erik, kuru kayısı, kuru üzüm yediriniz. Kola, gazoz, hazır meyve suyu içmeyiniz. Hazır yoğurt almayıp, evde yoğurdunuzu kendiniz yapınız. Sokak sütü palavrasına aldırış etmeyiniz. Beyaz tuz kullanmayınız ve Çankırı’nın rafine edilmemiş kaya tuzunu tercih ediniz. Günlük yeteri miktarda su tüketiniz.
 
Şeytan her defasında size ‘ye bir şey olmaz!’ diyecek. Siz şeytanı dinlemeyin.
 
www.twitter.com/ozerkemal
Paylaş
Etiketler: Bulaşıcı bir vebakalıtımsal veba mikrobuTüccarlar ve siyasiler
Önceki Yazı

İnsanlığın Uyanışı mı ?

Sonraki Yazı

İktidar Olgusu

Kemal ÖZER

Kemal ÖZER

İlişkili Yazılar

Kemal ÖZER

Hoşça kalın, Allah’a Ismarladık

02 Şubat 2021
5k
Kemal ÖZER

Ya Şimdi Yahut Bir Asır Daha Esarete Devam

17 Ağustos 2020
5k
Kemal ÖZER

‘İlaç’ Savaş ve Suç Ürünüdür

14 Mayıs 2020
5k
Kemal ÖZER

Kemalizm: Türkiye’nin Çıkmaz Sokağı

05 Mayıs 2020
5k
Sonraki Yazı

İktidar Olgusu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap