Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Cihan HAYIRSEVENER

Bir Dönem Zenginliğin Sembolüydü

Cihan HAYIRSEVENER Yazar Cihan HAYIRSEVENER
04 Haziran 2008
Cihan HAYIRSEVENER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Beşer şaşar, şaşmaz Beşir!..” sloganlarıyla 80’li yılların siyah-beyaz tek kanalı olan TRT’de en çok reklam veren kuruluşu olan Banker Kastelli, son derece hareketli, son derece şaşalı ve son derece de maceralı bir hayat sürecinin ardından, son derece elim bir şekilde sona erdi.

Herkesin Banker Kastelli olarak tanıdığı Abidin Cevher Özden, geride bıraktığı kütüphane dolduracak kadar kitap olabilecek bir geçmiş bırakarak, intihar etmek suretiyle yaşamını noktaladı.

Ne diyelim Allah rahmet eylesin.

İntihar etti haberini duyunca, şöyle 27 yıl kadar geriye gittim. 1981 yılıydı. Sanırım yaz aylarıydı.

O dönemin en güçlü para babalarının başında geliyordu Banker Kastelli. Şirketinin Genel Koordinatörü de bir dönem Devlet Bakanlığı yapan Yılmaz Karakoyunlu’ydu.

Hani Bakanlıktan sonra “Salkım Hanımın Taneleri” adlı roman ve daha birçok roman ve şiir kitapları yayınlayan Yılmaz Karakoyunlu.

Yeri gelmişken, Google’da Yılmaz Karakoyunlu’nun özgeçmişine baktığınızda, her nedense tüm yaşamı sergileniyor ama hiç de Banker Kastelli’nin yanında çalıştığından bahsedilmiyor. Çok tuhaf geldi bana. O zamanlar bildiğim kadarı ile Kastelli’nin yanında çalışırken, dudak uçuklatacak büyüklükte bir de maaş alıyordu. O yıllarda bizler 10-15 bin lira maaşla çalışırken, hatırladığım kadarı ile 100 bin liranın çok üstünde bir maaş ve artı diğer imkanlarla Banker Kastelli’yi Cevher Özden’den daha çok, perde gerisinde asıl yöneten kişiydi.

Anlaşılan Banker Kastelli, İsviçre’ye kaçtıktan sonra, devlete ihbar edip, koskoca finans imparatorluğunun yıkılmasına, ardından bankaların batmasına neden olduğu için, böyle bir çabayla anılmak ağrına gitmiş olsa gerek, özgeçmişinden çıkartmış!..

Banker Kastelli, bir dönem zenginliğin sembolüydü. İstanbul Sirkeci’de bulunan Altın Han’da muazzam bir bürosu vardı. Çalışanlarından eşyalara kadar herkes ve her şey özenle seçilmişti. Bayan ağırlıklıydı bürosu. Çalışan bayanların hepsi manken kadar güzel ve etkileyiciydi.

O dönemlerde gazetecilerin en önemli kariyeri, Banker Kastelli ile bir röportaj yapmaktı. Bu nedenle de, hemen hemen hergün bürosundan gazeteci eksik olmazdı. Tabii yine o dönemde mesleğin önde gelenleri kendisinden randevu alıp, belirtilen saatte makam odasında oturup konuşurken, fazla isim sahibi olmayanlar da, bürosuna neredeyse karargah kurup, bir odadan diğer bir odaya geçerken, ayaküstü iki soru sorup, cevabını almanın da telaşını yaşıyordu.

Dünya Gazetesi’ndeydim ve o yıllarda denenmeye yeni başlanılan ekonomi gazetesi olarak piyasada yer edinmeye çalışıyorduk. Tamamen iş dünyasına dönük haberler ürettiğimiz için Banker Kastelli ile de görüşüp, bir iki haber yapmak, hepimiz için son derece önemliydi.

Yine hatırlıyorum da, Genel Koordinatörü olan Yılmaz Karakoyunlu ile görüşmelerinde, Karakoyunlu son derece saygılı ve ölçülü davranırken, Kastelli ise her zaman bildiğimiz sıradanlığı ile “Kardeşim’li… Yahu’lu… Hadi be’li…” ve benzer çok da kibar olmayan dille konuşuyordu. Karakoyunlu ise “Efendim’siz” söze başlamıyordu.

Bürosu hergün yüzlerce insan tarafından dolup taşıyordu Kastelli’nin. Öyle ki, ceplerine sığmayan paraları, poşetlere doldurup gelenler, bu paralarını Kastelli’ye teslim etmek için saatlerce beklerlerdi.

O yıllarda Kastelli’ye para vermek de, halk arasında aslında bir ayrıcalık konusuydu. Arabasını satan, evini satan, eline geçen parayı koştura koştura Banker Kastelli’ye yatırıyordu. Kahve sohbetlerinde, kadın günlerinde “Benim param Banker Kastelli’de”demek vatandaş arasında da bir kariyer olayıydı. En iyi reklamı halk, kulaktan kulağa yapıyor, Kastelli’nin bedava yurt sathında yayılmasını da sağlıyorlardı.

Kastelli’nin intihar etmeden önce bıraktığı öne sürülen 5 mektuptan birinde, kendisinin medyanın batırdığını öne sürmesi, aslında çok garibime gitti.

Oysa ki, aynı Banker Kastelli, yani Abidin Cevher Özden, yine medyanın şişirmesi ile tanınmış ve onunla bir haber yapabilmek için yeri geldiğinde günlerce peşinde koşan gazeteciler sayesinde kamuoyunda yer edinmişti.

O yıllarda verdiği kokteyller, yemekler de günlerce konuşuluyordu. Hemen hemen her gazetenin sayfalarında yer alıyordu. Hani, kuşsütü eksik derler ya, işte öylesine davetler düzenliyor, hem Türkiye’nin önde gelen siyaset ve sanat camiasını çağırıyor, hem de gazetecileri özellikle davet ediyor ve bu yemekli toplantıların haber olmasına özellikle dikkat ediyordu.

Eh tabii, tüm bu zenginlik gazete sayfalarında yer alınca da, halk ister istemez eline geçen üç kuruş parayı koştura koştura Banker Kastelli’ye götürüyordu. Hatta “Devlet batar Kastelli kalır” anlayışı halkın arasında öylesine yaygındı ki, o günlerde “Kastelli battı” deseniz kimseyi inandıramaz, bir de kendinize güldürürdünüz.

Yine o muhteşem denilecek bürosuna gittiğim bir gün, elinde kocaman bir telefon ahizesi ile bir odadan diğer odaya giderken, konuşması dikkatimi çekmişti. Telefonda kablo mablo yoktu. “Allah Allah, kablosuz telefonla nasıl konuşuyor” diye merak etmiştim. Benim gibi, o sırada koskoca salonda parasını Banker Kastelli’ye yatırmak için bekleyen onlarca kişi de görmüştü. Cevher Özden de, bilinçli bir şekilde yüksek sesle konuşuyor, karşısındakini azarlar gibi daha doğrusu fırça atar gibi yapıyordu. Hatırladığım kadarı ile “Ben sana o faizle para mara vermem kardeşim. Vatandaş bana güvenip parasını veriyor, ben de onların sorumluluğunu taşıyorum. Şu kadar faizle istersen veririm…” diyerek bir o yana bir bu yana gidip gelmesi, elinde para bekleyen o kadar insana güven duygusu veriyordu. Hatta kendi aralarında birbirlerine “Helal olsun valla…” diyenler de çoğunluktaydı.

Tüm bunların sonradan birer senaryo olduğu ve aslının olmadığı da ortaya çıkıyordu, ama artık iş işten geçmiş oluyordu. Tüm bunların senaryosunun yazarının da Yılmaz Karakoyunlu olduğu iddia ediliyordu.

İşte hayatımda ilk telsiz telefonu Banker Kastelli’de görmüş, bu gördüğümü de gazeteye döndüğümde arkadaşlarıma anlatmıştım. “Cevher Özden, elinde kablosuz telefonla konuşuyor!..” dediğimde, arkadaşlarım benim kendileriyle dalga geçtiğimi sanmışlar, bana inanmamışlardı. “Hadi canım sen de, kablosuz telefon mu olurmuş?” diye ciddiye almamışlardı. Daha sonra içlerinden bir iki kişi daha benim şahit olduğum olaya denk gelince, ondan sonra inanmışlardı.

Hergün, bu ve benzeri haberlerle gazetelerde çarşaf çarşaf yer alan Banker Kastelli, ayrıca yine sayfa sayfa ilanlar da vererek, gazete patronlarının da gönlünü almasını biliyordu!..

Keza, o dönem sadece tek kanal olan TRT’de de reklamları hergün onlarca kez dönüyordu. Yani medyanın da desteği ile bir yere gelen Banker Kastelli’nin daha sonra batmasının nedeni olarak da tekrar medyayı göstermesi de biraz tuhaf kaçıyordu.

Hatta, yıllar önce verdiği bir röportajında, kendisini batıran kişinin Yılmaz Karakoyunlu olduğunu söylemesi, onu Brütüslükle suçlayıp, hainlik damgasını vurmasını bile yine medya duyurmuştu kamuoyuna. Garip olan ise tüm bunlara Yılmaz Karakoyunlu’dan en ufak bir karşı açıklamanın gelmemesiydi.

Anlaşılan kendince misyonunu tamamlayıp, hakkına düşeni aldıktan sonra o sayfayı hayatından tamamen kapatmıştı. Banker Kastelli’ye de son kurşunu beynine sıkana kadar geride kalan tüm çetrefilliklerle uğraşmak kalmıştı.

Türkiye’den İsviçre’ye kaçışı da, daha sonra Tunus’ta yakalanıp Türkiye’ye getirilişi de büyük olay olmuştu.

Hapise girdi çıktı, bu kez inşaat işine girdi ve özellikle Fenerbahçe’de yaptığı “Kastelli Konutları” ile yine büyük paralara imza attı. Ancak, öylesine büyük paralarla oynamıştı ve öylesine büyük paralar harcamış, son derece lüks yaşamış biri olarak, daha sonra düştüğü sıkıntı nedeniyle, küçük paralarla idare etmek ona işkence gibi gelir olmuştu.

Baksanıza haberlere göre 125 bin YTL’lik kredi kartı borcunu dahi ödeyememiş. Oysa ki, bir dönem bu parayı belki de bir iki saatte topluyordu.

Derler ya, “Neydim değil, ne olacağım de!..” diye…

Banker Kastelli de nereden nereye geldi. Onun batacağı hiç aklımıza gelmezdi 80’li yılların başında. Ama o şimdi yok. Hayatına son derece kötü bir şekilde son verdi.

Bundan sonra da hakkında daha çok şey yazılıp çizilecek. Birçok şehir efsaneleri üretilecek.

Yine de Allah rahmet eylesin.

Paylaş
Etiketler: Banker KastelliGoogle'daİsviçre'ye kaçtıktan sonrakoskoca finans imparatorluğununYeri gelmişken
Önceki Yazı

Vitamin Tüccarlarına Para Kaptırmayın

Sonraki Yazı

DR. Ârif Akşehirlioğlu’nun Ardından

Cihan HAYIRSEVENER

Cihan HAYIRSEVENER

Güney Marmara Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni

İlişkili Yazılar

Cihan HAYIRSEVENER

Başkan Adaylarını Açıklayın

30 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

ATV’nin Nasıl Bir Ayrıcalığı Var?..

29 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

Fırsatçılara Fırsat Tanıyanlar!..

28 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

Kim Durduracak Bunları?

27 Ağustos 2008
5k
Sonraki Yazı

DR. Ârif Akşehirlioğlu’nun Ardından

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap