Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ahmet AY

Sivilleşme ve Sivil Toplum

Ahmet AY Yazar Ahmet AY
17 Ocak 2011
Ahmet AY
1
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

(Bir STK kongresinde yaptığım konuşmadır. Bu sebeple konuşma dilinin yazıya aktarılmasından kaynaklı “arıza”dan dolayı özür diliyorum)

Bingöl’den, Mardin’den, Siirt’ten, Şanlı Urfa’dan, Batman’dan ve diğer illerimizden gelen misafirlere hoş geldiniz diyorum.

Evet, Sivil Örgütlülüğün hem küresel hem de yerel anlamda kaçınılmaz olduğu bir süreci çok hızlı bir şekilde yaşıyoruz. Örgütlü olmayan kesim ve toplumların hayati önem arz eden bu gidişata hiçbir şekilde müdahil olamayacaklarını çok iyi bilmemiz gerekmektedir.

Aslında bizler için sivil örgütlülük çağdaş anlamdaki normlarla kurumsallaşmasının fazla bir geçmişi bulunmamaktadır.

Bizler ülke-millet olarak sivilleşmeyi süreç olarak yaşayamadık. Dolayısıyla sivil mücadele bilincimiz de henüz çok yeni. Demek istediğim biz sivilleşmek için gerekli süreçleri yaşamadığımız için STK’ların hayati önem taşıdığının (gerçek manada) bilincinde de  değiliz.

Demokratik kültür, demokratik bilinç, demokratik haklar bilincinin bizde yeni yeni nev-şu nema bulması sivil örgütlü olmamızı geciktiren nedenlerdir.

Pek de haksız sayılmazdık. “Bizim Rönesansımız“, “Sanayi Devrimimiz” gerçekleşmediği için modern teşebbüs ve aynı zamanda hak arama seçeneği de olan sivil örgütlülük fikri de oluş(a)madı. Dolayısıyla çok geç kalmış bulunuyoruz ve elimizi çabuk tutmalıyız. Çalışanlar başta olmak üzere tüm kesimlerin örgütlü olmaları gerekmektedir. Biliyoruz ki haklarını aramada en önemli yöntemdir sivil örgütlülük. Ben çalışanların hak arama mücadelesinde örgütlü olmalarını kaçınılmaz bulmakla beraber bu gün izninizle örgütlülüğün başka bir yönü ile ilgili konuşmak istiyorum.

NİÇİN Mİ?

Sayın Genel Başkan, saygıdeğer konuklar,

İçinde yer aldığımız coğrafya 21. yüzyılı tamamen etkileyecek olayları en yoğun şekilde yaşayan coğrafyadır. Dünyanın öbür ucundaki ABD ile komşuluk yapmaktayız. Öyle bir komşuluk ki düşman başına. İslam âlemi hem fikri hem de fiili kuşatma altında ezilme tehlikesi ile karşı karşıya bulunmaktadır. Dünyanın pek çok ülkesinde despot yönetimler iş başında, halkları inim inim inlemektedir.

Ülkemizde yarınların huzur ve esenlik içinde olmasını istemeyen unsurlar statükocu, gerici, baskıcı tutumları ile boy göstermektedirler. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin ama herkesin hayat standardının en üst seviyede olması için mücadele vermek bizim insanlık vazifemizdir.

Bu süreçte bizim tavrımız ve duruşumuz gelişmelerin seyrini çok ciddi bir şekilde etkileyecektir. Bu sebeple bizim ortaya koyacağımız duruş bize yakışır “asil duruş” olmalı, “esas duruş” değil. Bu duruş demokratik haklarının bilincinde olan topluluğun duruşu olmalı. Bu duruş sosyal ve hukuk devlet bilincine sahip olan bir duruş olmalı. Bu duruş inanan-inanmayan, başı açık-başı kapalı, dini, dili, ırkı mezhebi gözetilmeden bütün insanlığa çare olan anlayışın duruşu olmalı. Bu duruş onuru herkes için ve her zaman vazgeçilmez görenlerin duruşu olmalıdır.

21. asırda bizler hala kardeş kavgalarını yaşayıp; anayasada tanımı yapılmamış kavramları bahane ederek ülkeyi geren anlayışlarla zaman kaybetme lüksüne sahip olamayız. Onun için örgütlü olmak hayati bir durum arz etmektedir.

Bizler cereyan eden olaylarda inisiyatif sahibi miyiz? HAYIR.

Bizler gidişata yön verebiliyor muyuz? HAYIR

Bizim caydırıcı olduğumuzu söyleyebilir miyiz? HAYIR. HAYIR.

NEDEN PEKİ?

Çünkü sivil örgüt olarak yeterli bir güç değiliz. Çünkü gücümüzü birleştiremiyoruz. Örgütlü olmanın gereğine inanmıyoruz ya da “Vizontele’deki Nejat UYGUR kafasındayız. Necedir o kafa: ‘olaylara karışma’ kafası. ” Evet, tabi ki hak ve hukuk tanımayan, illegal olaylara karışmayalım. Ama bugün Sivil Örgütlü olmak ‘demokratik ve anayasal hakkı kullanmak demektir. Sivil örgütlü olmak “susmayacağım sıra bana gelmese de” demektir.

Yoksa çok sıcak olması hasebiyle biz  “Kürt Sorunu” diye bir sorun var mı yok mu tartışmasında söz söyleme hakkını başkalarına; çare üretmeyecek olanlara devreder oluruz ki kabul edilebilir durum değil bu durum.

Bu konuda  en doğru tespitleri, en makul çözümleri bizim üretme mecburiyetimiz ve imkânımız vardır. Çünkü bizler yeryüzünde Türk-Kürt kardeşliğinin gösterdiği essahlığı başka topluluklara örnek kılmışızdır.

Bizler bütün insanların kardeşliğine inananlarız. “Ya dinde ya da Adem’de kardeş” olduğumuza inanıyoruz. Bunu asırlarca ispatlayan, sürdürenler olarak bugün niçin gerçekleştirmeyelim? Allah’ın izniyle bunu geçmişten daha iyi gerçekleştirebilme kabiliyetine, imkânına sahibiz. Çünkü çok acılar yaşadık. Çok gözyaşı döktük. Çok anne evlatsız kaldı, çok evlat babasız ve çok kardeş kardeşsiz kaldı.

Bayanlar baylar

27 yıldır süren şiddet ortamı ve kaybettiğimiz 40 bin insanımız. Vicdan sahibi olan herkese soruyorum. Şimdi geriye dönüp bakalım ve “aaa ne güzel 22 yılda 40 bin insan öldürmüşüz ne güzel” diyecek, diyebilecek tek bir insan var mı?

“Bir 27 yıl daha ve 60 bin kişi daha öldürülürse tamamdır, kurtuluruz” diyen bir -resmi, sivil fark etmez- insan olabilir mi?

Hayır! artık elleri kına tüten gelinleri dul bırakmaya tahammülümüz kalmadı. Artık kaybedecek bir şeyimiz kalmadı. Kaybetmediklerimiz ise ölümle kaybedilmeyecek şeylerdi. Aklımız, onurumuz, vicdanımız, inancımız,  kardeşlik bilincimiz, insanlığımız, bunlar ölümlerle kaybedilmediği için hala tap taze, canlı bir şekilde olduğu yerde duruyor, hem Türk kardeşlerimizde hem de Kürt kardeşlerimizde…

Hiç kimsenin milyonlarca nüfusu olan bir halkı yok saymaya hakkı olmadığı gibi, hiç kimse de şiddeti her geçen gün tırmandırma hakkına sahip değildir. Ölenler bizim insanlarımız başkasının değil. Buna dur dememiz lazım. Sivil, insani eylemlerle, tavrımızı ortaya koymalıyız.

İşte bu sebeple “bizim düşüncemiz kaale alınmalı” diyor isek, bu konuda “bizim de fikrimiz var” demeyi gerekli görüyor isek güçlü bir sese sahip olmamız gerekir. Türkiye’de “eşit, adil, ebedi kardeşlik ve esenlik” için aşağıdan yukarıya doğru baskı oluşturacak güçlü sese sahip olmamız gerekmektedir.

Evet, sivil örgütlülük emperyalist güçlerle mücadele için de olmazsa olmaz koşullardandır. Ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarıyla yapılacak olan güç birliği bu emperyal amaçlı ülkelere karşı durma güç ve kabiliyeti sağlayacaktır.

Velhasıl asrımız bir anlamda STK’larla güç birliği, işbirliği yaparak yerel ve küresel haksızlığa karşı koyma asrıdır.

Tarih en ağır haliyle yani tümüyle yalnızca Mısırlıların Firavuna karşı onurunu yitirdiğini kaydeder. “ağzım kurusun” ama biz kendimize gelmez isek korkarım İslam âlemi ve diğer mazlum milletler “Garbi anlayış” yani maddeci, profon, kutsalı olmayan anlayış karşısında onurunu ayaklar altından kurtaramayacaktır. Batıyı ve batılıyı kötülemiyoruz. Ama “batılı” olan zevk ve profon üzerine kurulu anlayışa karşı asil duruş sergilemeliyiz.

Eğer aklımızı başımıza, yersiz ve gereksiz korkularımızı ayaklar altına almaz isek haysiyetimizi ayaklar altına alırız.

Paylaş
Etiketler: reformrönesanssanayi devrimisivil toplum
Önceki Yazı

Zatürree Başlangıcı

Sonraki Yazı

Lüks Tutkusu

Ahmet AY

Ahmet AY

Ahmet Ay'ın Tüm Yazılarını Göster

İlişkili Yazılar

Ahmet AY

CHP Artık Milli Güvenlik Sorunu

06 Aralık 2020
5k
Ahmet AY

AB’nin ‘İRİNİ’ Akdeniz’e Aktı

29 Kasım 2020
5k
Ahmet AY

Başkan Erdoğan’dan Kıbrıs Çıkarması

22 Kasım 2020
5k
Ahmet AY

Biden’a Neden Sevindiler?

15 Kasım 2020
5k
Sonraki Yazı

Lüks Tutkusu

Yorumlar 1

  1. Abdurrahman ALMAZ says:
    15 yıl önce

    sayın Ahmet ay İslamcı stk’lar olarak bölge sorunlarının en önemlilerinden biri haline gelen tefecilere karşı nasıl bir mücadele ortaya koyabiliriz diye bölge stklarına davet gönderdim bu davet sizede geldi ama cevap bile yazmadınız….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap