Yaşanan ekonomik krizin sonucu olarak, bilindiĝi gibi Batı ülkelerinde ciddi kemer sıkma politikaları uygulanmaya başlandı. Ingiltere hükümeti bu konuda aldıĝı çok radikal önlemleri bir kaç gün önce açıkladı. 3-4 yıl içinde devletde çalışan personel miktarında 700.000 kişiye yakın azalma olacak. Halka saĝlanan sosyal yardımlarda önemli indirimler yapılacak.Vergi muafiyetleri yeniden düzenlenecek. Başbakan David Cameron bir kaç yıl içinde devlet bütçesini dengeleyeceklerini belirtirken , ekonomik büyüimeyi gerçekleştirecek şirketlerin bu süre içinde 610000 yeni iş yaratacaĝını açıkladı. Yeni yaratılacak işlerin çoĝunun yüksek teknoloji içerikli olacaĝına işaret etti.
Ingiltere’de söz konusu nitelikte iş ve iş ortamı yaratan en güzel örnek , ülkenin Silicon Valley’i olarak bilinen Cambridge Üniversitesi’nin yanında temeli, 50 yıl önce, David Southward ve Tim Eiloart tarafından atılan Science Park’dır. Bu iki üniversite mezunu ,Cambridge Consultants ismiyle kurdukları firmaları yoluyla “Üniversitenin beynini endüstrinin sorunlarının çözümüne yoĝunlaştırdı”. Firma bir çok iniş çıkıştan sonra 2002’de tekrar baĝımsızlıĝına kavuştu, Bir çok başarısının arasında en önemlisi olarak piyasa deĝeri bir milyar dolara yakın olan CSR chips şirketi gösterilmektedir. ARM Holdings de başarılı firmalardan bir başkasıdır. Bugün cep telefonlarının yüzde 90’nın microchip tasarımını bu şirket yapmaktadır.
Cambridge Consultantants ve ARM Holdings, Cambridge Üniversitesi’nin verdiĝi arazi üzerine kurulmuş Cambridge Science Park’da konuşlanan firmalardan yalnız ikisidir. Yarısı IT kaynaklı olan 1300’i aşkın firmanın bulunduĝu teknoparkda bugün 43.000 kişi doĝrudan istihdam edilmektedir. Parkdaki firmaların toplam satışları 10 milyar doları ve kârları toplamı 645 milyon doları bulmaktadır. IT dışında yatırım alanları arasında tıp ve ilâç endüstrisi başta gelemektedir. Faaliyetde olan firmaların üçte ikisi yerel , diĝerleri uluslararası firmaların kuruluşlarıdır .Bunların arasında Microsoft önemli bir yer tutmaktadır. Microsoft’un çalıştıĝı konular arasında bir kişinin DNA yapısına dayanarak muhtemel hastalıklarının ne olacaĝını saptamak ve bunun sonucunda “comptational drug” – hesaplanabilir ilâç – gereksinimini belirlemek (James Ashton and Robert Watts;The Sunday Times; 10.10.2010.) bulunmaktadır.
Ingiliz hükümeti Cambridge’deki bu başarılı örneĝi Bournmouth, Brighton, Portsmouth, Bristol, Reading, Milton Kyenes, Northampton ,Preston , Wakefield, ve Newcastle’da tekrar etmeyi planlamaktadır. Böylece bilgi ve tekniĝe yoĝun olarak dayalı, katma deĝeri çok yüksek ürün geliştermede öncü olmak ya da öncülüĝünü sürdürmek istemektedir.
Ülkemiz bugün emek yoĝun endüstri dallarında rekabet üstünlüĝünü -eĝer var idiyse – Uzak Doĝu ve Asya’ya kaybetmiştir.Bizim de Ingiltere’dekine benzer teknoparklar yoluyla teknik ve bilgi yoĝun ürün geliştirme ve üretme zorunluluĝumuz vardır. Ülkemizin geleceĝi buna baĝlıdır.Ulusça kendimizi bu yöne koşullandırmayı ne kadar çabuk yapabilirsek , belki o zaman dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girebiliriz.
