Gözaltına alınması ve evinin araştırılması olay haline gelen, bu araştırmaların sebeplerinden ziyade hasta hali ve yaşlılığı ile gündeme gelen, Ergenekon davasında, ihtilal ve darbe ile Türkiye’yi kaosa süreklemek suçundan yargılanan Şener Eruygur’la Cumhuriyet mitinglerinde baş rol oynayan Türkan Saylan’ın bilgisayarından çıkan ilk veriler soruşturmaya dahil edilmesinin haklılığını gözler önüne seriyor, elbette görmek isteyene…
ÇYDD’nin Kadıköy Şubesine ait bir bilgisayarda bulanan “2008 toplantı özeti” başlıklı, içinde karar maddeleri olan toplantı tutanağı, “çağdaş yaşam” adını taşıyan iltihaplı yaranın ultrason ve mr görüntülerinde aslında demokrasi, insan hakları ve özgürlük bölümlerinin tamamen zarar gördüğünün delilidir.
Tutanaktan notlar:
Öğrenci evleri hakkında…
“Öğrenci evlerinin sayısı arttırılırken TAÇ-DER’e özel önem verilmesi”.
“Kız ve erkek arkadaşlarımızın rahatlıkla birlikte kalacakları semtlerin ve konutların seçimine özen gösterilsin. Evlerde kutsallar açıkta bulunmayacak.” (Kutsalların ne olduğu hakkında fikri olan var mı?)
“Bölge projelerinde Ermeni, Süryani, Keldani, Yezidi zenginliğimizden yararlanmayı ve onları çağdaş yaşam bilincine kavuşturmayı AB benimsiyor.” (AB’nin desteklemesi derneğin yurt dışı bağlantısını gösterir mi?) ” Rotarakların lobileri ve fon konusundaki destekleri bir bilinç göstergesi.” (Rotary kulüpleri)
“Yönderlik başarılı bir deneyimdi.” (?) “Yeditepe ile koordinasyona ve Bedrettin beyin görüşlerinin alınmasına özel önem verilecek.” (Bedrettin Dalan ve İSTEK vakfının arazisinde buluna n cephanelik manidar, değil mi?)
KCK (Koma Civaken Kürdistan- Kürdistan Topluluklar Birliği)
İstanbul, Güngören’de on beş, Bursa’da bir aracın bir gece içinde yakılmasına sebep olan kişilerin isimleri ÇYDD’nin bursiyer listesinde çıkmış ve bununla ilgili not aşağıdaki gibi tutanağa geçmiş:
“Polis içinden gelen bilgilere göre araç yakanlar nedeniyle burslar konusunda daha dikkatli davranmak zorundayız. Türkan abla ‘gerekirse kayıt silinsin ama bursta kesintiye gitmemeliyiz’ görüşünde. Acil durumlarda yalnızca Türkan ablanın belirlediği listedeki polis müdürleriyle görüşülecek” (bkz. Ergenekon’un polis içindeki ayağı)
Bursiyer Seçimindeki ayrımcılık
Başörtülülere ve dindar ailelerin çocuklarına burs vermediğini zaten biliyorduk ama bu kadarını kim tahmin edebilirdi?
“Burslarla ilgili listelerde köken raporları dikkate alınacak, güncellemeler bilgi işlem merkezine iletilecek.”
“Burs verileceklerde mevcut ölçüler aranmaya devam edilecek. Belirlenen kökenlilerden batıya eğitime gelenlere destek sürdürülecek.”
“Güneydoğu’da DTP’li belediyelere yardımcı olunacağı kendilerine iletilecek, projelerimiz konusunda destekleri alınacak.”
Namaz Yerine Bale
“Çocuklarımızın sıra üstünde namaz kılmasını değil bale yapmasını istiyoruz. İnancın insanların iç dünyasında saklı olmasını istiyoruz.” 2007 yılanda İTÜ’de yaptığı konuşmasında oluşumlarındaki amacı net biçimde ortaya koyan Türkan Saylan’ın toplantı tutanaklarına devam ediyoruz:
“Alevi köy ve ailelerin kazanılması çalışmaları sürdürülecek. Sünnilerce asimile edilmemiş olanlar hedefimiz. Dinle ilişkisi olmayacak.”
“Bölgenin otantik sahipliğini kanıtlayan Ermeni taşınmazları ve eserleriyle ilgili özel çalışma yapılacak. Uygun taşınmazların yur t ve okul olarak kullanılmasına devam edilmesi için ek kaynak ayrılacak.”
“Eleştiriler var. Burs verilenlerden mezun olunca kapanan olmuş. Bunlar çok önemli. Bu tip durumlar burs verenleri etkiliyor. H…. hanım ve teşvikçisi olduğu burs veren grubu rahatsızmış. Çok dikkat edelim.”
Ergenekonun ilk ilmeği
Ergenekon söküğünün ilk imleği Ümraniye`de bir gecekonduda ele geçirilen el bombaları ve patlayıcılar olmuştu. Bulunan el bombaları, Danıştay saldırganı Alparslan Arslan’ın Cumhuriyet gazetesine attıkları ile aynı seriden olduğu daha sonra ortaya çıkmıştı. Bu bağlamda notları okuyalım:
“Ümraniye davasında alınanlarla temas kurulmayacak. Baskılara rağmen operasyonun devam edebileceği söylendi.” (Burası çok önemli… Biliyoruz ki azınlık da olsa bir grup, Ergenekonun “fasa fiso” olduğu fikrini, psikolojik baskı yöntemleri ile halen devam ettirmekte ve bunu AKP ile ısrarla ilişkilendirmektedir. Bunun en son örneği, Türkan Saylan’ın pencereden verdiği görüntüdür. Ergenekon sürecine dahil olan herkes kendi durumlarını, halkın duygusal tepkileri karşıs ında sonuna kadar kullanmaya devam etmektedir.) “Bu nedenle gizlilik en üst seviyeye çıkarılacak. Karşıt tavır gösterilerek riske girilmeyecek. Alınanlara yakın olanlarla da görüşmeyelim. Alınanların çoğu alt düzeymiş ama kritik düzeye de ulaşmışlar.”
“Doğu beyin bir dokümanında ADD ve CKD’nin yanında bizim de ismimiz geçiyormuş. Basın açıklamalarında ve diğer faaliyetlerde Aydınlıkçılarla beraber görüntü vermemeye dikkat edilsin.”
“Düşünenleri içeri alıyorlar”
Ahmet Necdet Sezer’in listelerde yer almadığı halde şahsen atadığı rektörlerin 12. dalgayla göz altına alınması bazı gazete ve televizyonlarda “düşünenleri içeri alıyorlar” şeklinde lanse edilmişti. Bakalım tutanakta neler var:
“Daha önce önerilen rektör listeleri için yapılmış çalışmalar imha edilecek. Şener paşaya arzedilen burs listeleri dahil. İstanbul, İnönü, Antalya, Samsun, Uludağ, 9 Eylül rektörleriyle temasa geçilmeyecek ama destek sürdürülecek. Alemdaroğlu ile de.”
Cumhuriyet Mitinglerinde 2. tur mu?
Mitingler konusunda Tuncay Özkan ile temas kurulmuştu, şu an için sıkıntı yok dendi. Ancak yakın bir görüntü oluşturulmayacak. Gerekirse ayrı görüntü verilecek. Toplumun daha çok harekete geçirilmesi için mitingler yeniden kullanılabilir.
Size birkaç şey sormak isterim;
“Çocuklarımızın sıra üstünde namaz kılmasını değil bale yapmasını istiyoruz. İnancın insanların iç dünyasında saklı olmasını istiyoruz.” cümlesinin sizce neyi yanlıştır?okul sırasının üstünde namaz kılmak doğru birşeymidir?
“Alevi köy ve ailelerin kazanılması çalışmaları sürdürülecek. Sünnilerce asimile edilmemiş olanlar hedefimiz.”sizce alevi vatandaşlarımızın yokolması doğru birşeymidir?bu ülkede rahatça yaşamalarını savunmanın neresi yanlıştır?
Kapalı ailelerin çocuklarına burs verilmediğini iddia ediyorsunuz siz gerçekten halkın içindemisiniz öğrencilerle görüşmüşlüğünüz varmı sizi bilmem ama suan üniversitede okuyan ve kapalı olupta ÇYDD den burs alan birsürü arkadaşım var.
Sizce bir insana burs verip onu Türkiyenin gelecegine katkıda bulunmasını sağlamak yanlışmıdır?
Kapalı ailelerin çocuklarına burs verilmiyor diyorsunuz (ki öyle birşey yok) Günümüzde F.G e yakınlığı bilinen dersane ve kurumların sadece kapalı insanlara burs verdiğini bilmiyorumusunuz ? Böyle bir ayrımcılığa karşı sizce burs verilmemesinin neresi yanlıştır (tekrar tekrarlıyorum burs verilmemesi iftiradır).
Sizlere aşağıda yazdıgım alıntı hakkında biraz düşünmenizi ve bundan kendinize bir pay çıkarmanızı öneriyorum.Çıkardığınız sonuç eğer birşeylerin üstünün örtüldüğünün veya devlet yönünde gittiğinin sonucuysa kendi zihninize başvurun,gerçektende objektif bir bakış açısıyla düşündüğünüzde umarım hala hükümetinizi seviyor olursunuz..
Dünya var olduğundan bu yana, hiçbir otorite kendisinin eleştiri konusu
yapılmasına istekli görünmemiştir
NİETZCHE
Sorularınıza numara verilmiş gibi cevap vermek istiyorum:
1. Namaz kılmayı sevdiren/gerektiren kültürün yerine, bale yapmayı sevdiren/gerekli kılan kültüre geçiş için açılan psikolojik bir savaş durumu vardır. Oysaki okulların sıralarında namaz kılınması yerine, talebe göre okullarda bir odanın mescit yapılması ve bale derslerinin konulması daha demokratik bir duruş olur. Böylece kim ne yapmak isterse yapar.
2. Alevi ve sünni kardeşliğinden ziyate, alevilerin sünnilere karşı teşkilatlandırmak, karşıt güç oluşturmak zihniyetini barındırmaktalar. Alevi açılımını, sünni müslüman yaşamına muadil yapma gayreti mevcut. 1. da soru gibi… “onu olma, bunu ol!” anlayışı…
3. Çok ciddi elemeleri olduklarını zaten kendileri açıkça tuttukları tutanakta belirtmişler.
4. Ben de burslu okumuş bir insanım ve elimden geldiğince hiçbir derneğe ve kuruluşa dahil olmadan ferdi olarak burs veriyorum. Bunun kıymetini, maddi imkansızlıkları sebebiyle burslu okuyanlar ancak anlar. Benim burs aldığım insan benden, ben de bursiyerlerimden hiçbir beklentim olmadı.
5. Fetullah Gülen’e yakınlığı ile bilinen kişiler ve kuruluşlar başı açık olan, onların içinde hiçbir zaman olmayacağı belli olan kişilere bile burs vermişlerdir/veriyorlar. Bunu da siz bilmiyorsunuz. Tahmininiz/tespitiniz tamamen yanlış.
İnsanlar aynı uyarana farklı tepkiler verebilir. Bu alıntıya farklı tepki veriliyor ise kişinin kendi demokratlığını, kişisel hak ve özgürlüklere karşı duruşunu tekrar tekrar gözden geçirmesi gerekmektedir.
Saygılarımla,
Bence siz laik sistemi hazmedememiş katı bir sunnisiniz.Sivasta aydınlarımızı yakan, Danıştaya saldırı yapanların düşüncesindesiniz. Bu nedenle sizin gibi bir insanla tartışmam bile!
Sayın Davulcu,
Bırakın Türkiye’yi, sizin dünyadan haberiniz yok galiba… Birincisi, laiklik bir yönetim biçimi değildir. Kaldı ki Cumhuriyet bir kenara, demokrasiyi hazmedememiş ülkeler bile bir işe yaramaz. Bakınız, İran Cumhuriyetine, yıkılmış gitmiş, Sosyalis Cumhuriyetlere… Aslolan sunnilik alevilik, şuculuk buculuk değil, gerçek demokrat olmaktır. Bu da size kırmızı ışık yandığında karşınızdakine yeşil yandığını benimsemekten geçer. Hak ve özgürlükler ile birlikte vatandaş olarak görevlerimiz de vardır. En önemli görevlerimizden biri de insan olma şuurunu her zaman muhafaza etmektir.
Dünyada bana laik sistemi hakkıyla hazmetmiş bir katolik, bir protestan gösterebilir misiniz? Sivas’ta aydınlarımızın yanmasına sebep olan kurşunlardan birinin Arif Sağ’ın tabancasından çıktığını ne çabuk unuttunuz? Danıştaya düzenlenen hain saldırının saçma sapan senoryosuna Allah’tan savcılar inanmadılar da Ergenekon soruşturmasına dahil ettiler… Çok yazık… çok… yaşıyorsunuz ama başkalarının fikirleri ve dolduruşlarıyla…
Benim de son sözüm budur…!!
Sistem sözügünden sadece yönetim biçimini çıkarabilmenizden ne kadar demokrat olduğunuz ortaya çıkıyor.Hayattaki herşeyin sistemden ibaret olduğunu sanırım bilmiyorsunuz.
Demokratım diyorsunuz size kırmızı ışık yakana yeşil ışık yakmaktır diyorsunuz ozaman neden insan fikirlerine saygı duymayıp karalama çalışmalarına bir de siz ekleniyorsunuz?
Arif Sağ dediğiniz insan alevi değil ateisttir ve Arif sağın iddia edilen ateş açma olayı iftiradır yapılan otopsi sonucu ”Bu cesette de ateşli silah yarası, kesici, delici, batıcı alet izi, darp, cebir emaresi mevcut değildir” sonucu çıkmıştır
Ergenekona gelince sanırım dünyada losttan sonra yazılmış en güzel senoryonun farkında diğilsiniz saygılar..
Tanrı öldü
NİETZCHE
“Bence siz laik sistemi hazmedememiş katı bir sunnisiniz” cümlesi sizin sistem anlayışınızı ele eleveriyor benim anlayışımı değil.
Hayattaki herşeyin bir nizamı, sistemetiği vardır. Bir milim yarım derece oynasa dünya diye birşey kalmaz, tüm canlı alemi yok olup gider. O sebeple asla değişmemezi lazımdır. Kainattaki sistemle kul yapısındaki sistem aynı şey değildir fakat… Sizde bunu karıştırıyorsunuz… İnsanoğlunun kurduğu sistem birgün mutlaka bir yerde patlar ve yerine yeni sistemler gelir. Bugün ABD’de kapitalizmin patladığı gibi. Sivas’daki olaylar er veya geç Ergenekon dosyalarında yerini alacaktır. Dün danıştay saldırısı için atıp tuturken yarın da Sivas’taki olaylar için dilinizi yutacaksınız.
İtalya gladyosunu çökertirken de mutlaka birileri sizin gibi düşünmüşlerdir. Ergenekon davası bittikten sonra da -eğer izin verirlerse tabi- aynı şeyleri yazabilecek cesaretiniz olacak mı?
Saygılar benden…
***
Ergenekonu anlamadığınız gibi Nietche’yi de anlamıyorsunuz.