Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ŞENGÜL

Yüreğimiz Yanıyor Suphilerden Bu Yana

Hüseyin ŞENGÜL Yazar Hüseyin ŞENGÜL
19 Ocak 2021
Hüseyin ŞENGÜL
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Ne zaman Metin Göktepe’nin ölümüyle ilgili bir haber okusam nedense Metin’in elinde fotoğraf makinasıyla çekilmiş gülüşünü, umudunu ve yaşama sevincini yansıtan fotoğrafından çok, yüreğinin yangınını onurluca taşıyan Fadime ananın acısı, emeği, hüznü ve isyanı yüzüne vurmuş fotoğrafı gelir gözümün önüne.

Elimden düşürmeden Ahmet Kardam’ın “Mustafa Suphi – Karanlıktan Aydınlığa” kitabını okuyup bitirdiğimde, kitap elimden düştü. Bir halsizlik çöktü üzerime, gözlerim karardı, başım döndü!

Bilebildiğim kadarıyla en azından 100 yıllık tarihimizin katliamları geçti gözümün önünden. Refik Durbaş’ın “Çırak Aranıyor” şiirinde “Ölüm hep bana – Bana mı düşer usta” dediği gibi, ölüm hep ‘bize’ düşmüş.

İşkence, hapishane, baskı, zulüm, ayrılık, acı ve ölüm; işte bu ülkede gerçeği haykıranların, hakikatin peşinde koşanların, vicdanı kanayanların, sömürüye karşı çıkanların, özgürlük talep edenlerin, kısacası böyle gelmiş böyle gitmez diyerek itiraz edenlerin payına düşenler.

 

Mustafa Suphi ve 15 yoldaşı, 28 Ocak 1921’de Trabzon açıklarında denizde boğdurularak katledildi. Mustafa Kemal ile mektuplaşarak mücadeleye destek vermek amacıyla Ankara’ya gelmek için Bakü’den çıkıp Kars üzerinden Erzurum’a gelen Mustafa Suphi ve 15 yoldaşı, M. Kemal’in bilgisi, Kazım Karabekir ve dönemin Erzurum Valisi Hamit Bey’in yönlendirmeleri ve Trabzon’daki İttihatçı artıklarının uygulamasıyla katledildiler.

Mustafa Suphi kitabı

Elbette Kardam’ın farklı belgeler üzerinden karşılaştırmalı araştırmasının emeği olan ve 2020’nin Kasım ayında İletişim Yayınları’ndan çıkan 400 sayfalık bu değerli kitabı, ayrı bir değerlendirmeyi gerektiriyor.

Şu kadarını belirteyim ki, kitap döneme dair iktidar mücadeleleri ve devlet çıkarlarının izlenebileceği bir tarih kitabı olarak da okunabilir. Öyle ki Bolşevik Partisi’nin öncülüğünde 1920 Eylül’ünde Bakü’de toplanan “Doğu Halkları Kurultayına” savaşın ve Ermeni katliamının sorumlusu Enver Paşa ve Halide Edip’in elini sıkmaktan tiksinerek katil diye nitelendirdiği (Bkz. Falih Rıfkı’nın “Zeytindağı” kitabı) Bahattin Şakir bile katılırlar. Hatta Ankara TBMM Hükümeti bile bu kurultaya İbrahim Tali önderliğinde 50 kişi göndermiştir.

Suphilerin katliam trajedisini trajik kılan unsurlardan biri de işte bu kongrede ifadesini bulan kompozisyondur. Bolşeviklerle, daha doğrusu Moskova ile Mustafa Suphi arasında bir soğuma yaşanmıştır. M. Kemal, dönemin Moskova’sının İngiltere ile ticari ilişki kurma zorunluluğunu ve buna dayanarak Ankara’nın elinin Moskova (Lenin) karşısında rahatladığını çok iyi hesap etmiş ve bu kurultayın fotoğrafını isabetli okumuştur ki, Suphi ve yoldaşlarının bedeni Karadeniz’e gömülmüşlerdir.

Soldan nefret eden devlet

Suphi ve yoldaşlarının katliamının üzerinden 100 yıl geçti. Ve bu 100 yılda daha nice katliamlar yaşandı.

Düşünüyorum da hangi yıl, iyi yılımız oldu?

Düşünüyorum da yılın hangi ayı, iyi ayımız oldu?

Bu cumhuriyet demokrasiyi istemedi. İsteyenleri ise bastırdı. Son 200 yıldır modernleşme, Batılılaşma sürecinin zorunlu kıldığı dönüşümler, özellikle de II. Dünya Savaşı sonrasında ülkelerin yeni pozisyon belirlemeleri ile birlikte zorunlu olarak uygulanan kısmi demokratikleşmeler olsa da bu sistem, hiçbir zaman demokratik olmadı.

Türkiye Cumhuriyeti, sol muhalefeti hep düşman olarak gördü. Suphilerin katledilmesinden bu yana binlerce solcu öldürüldü, on binlercesi işkenceden geçirildi, hapis edildi, işinden aşından edildi, sürüldü, zulüm gördü.

Bu ülkede 100 yıldan bu yana öldürülen, hapis edilen, zulmedilen yazarının, çizerinin, şairinin, gazetecisinin, üniversite hocasının, öğrencisinin, işçisinin, köylüsünün biyografilerinin, fotoğraflarının ansiklopedik olarak derlendiği bir yayının yapılmasına en azından derli toplu bir kayıt olması açısından ihtiyaç olduğu kanısındayım.

Yüreğimiz Karadeniz’de, Dersim’de, Van Özalp’da, Kırklareli’nde, 1977 Taksim’de, Maraş’ta, Sivas’ta, Gazi’de, Roboski’de, Suruç’ta, Ankara Gar’da yandı.

Yürek yangınımızın korları ülkemizin hemen her noktasında bulunur.

Her kuşak acısını ve gözyaşını içine akıttı.

Vatandaşına bu kadar düşman olan iktidarların coğrafyasında yüreğimiz yanmaya devam ediyor hala.

Ah Metin, ah Meryem

Ah Metin! Yürek ne zaman soğur?

Ne zaman Metin’in ölümüyle ilgili bir haber okusam nedense Metin’in elinde fotoğraf makinasıyla çekilmiş gülüşünü, umudunu ve yaşama sevincini yansıtan o estetik fotoğrafından çok, tıpkı Cumartesi Anaları gibi, yüreğinin yangınını onurluca taşıyan Fadime ananın bu toprakların acısı, emeği, ezilmişliği, yorgunluğu, hüznü ve isyanı yüzüne vurmuş fotoğrafı gelir gözümün önüne.

Evlatları katledilen nice anaların o tanımlanamaz evlat acısının gözlerde yansıyan o yürek yangını nasıl anlatılabilir ki? Burada söz yerini, acıyı hissederek paylaşma duygusuna bırakır. Aileye başsağlığı ziyaretine gittiğimizde ne hissettiysem, bugün de o fotoğraflara bakarken aynısını hissediyorum.

Metin Göktepe, Ümraniye Cezaevi’nde öldürülen tutukluların cenazesini izlemek üzere Alibeyköy’e gitmişti. Ancak, “Sarı Basın Kartı” olmadığı gerekçesiyle ilçeye sokulmadı. Haberi izlemekte “ısrarcı” davranınca da, gözaltına alındı ve yüzlerce insanla birlikte Eyüp Kapalı Spor Salonu’na götürüldü. Burada polislerin şiddetli cop darbeleriyle dövülerek öldürüldü. (Evrensel Gazetesi).

8 Ocak 1996 tarihinde öldürülen gazeteci Metin Göktepe, ölümünün 25. yılında anıldı.

Sözü bianet’ten Hikmet Adal’ın Metin’in ablası “Meryem Göktepe anlatıyor – İyi dinle, kardeşin Metin’i böyle öldürdük” başlıklı haber- söyleşi yazısına bırakalım:

“İlk ‘Duvardan düştü’ dediler, sonrasında ise ‘Polis öyle bir şey yapmaz’ dediler. Hatta bazı gazeteler ‘Gazetecinin şüpheli ölümü’ diye verdi haberi.

“Ama o ‘Yeter artık vurmayın, kör oldum’ demesine rağmen polislerce dövülerek öldürülen gazeteciydi. Gencecik bir muhabirdi Metin Göktepe. Polislerce öldürüldüğünde 28 yaşındaydı” diyen Adal, haberinin devamında Metin’in ablası Meryem Göktepe ile söyleşisine yer veriyor.

“İlk dava İstanbul’daydı. Duruşmanın hemen öncesinde Aydın’a sürdüler. Sürülmeden bir hafta önce de benim evimi bastılar. Gecenin bir yarısı, ben yalnızken gelip alıp götürdüler.

Gözlerim bağlı bir şekilde bana Terörle Mücadele’de erkek işkence sesi dinlettiler. Hiç unutmuyorum içlerinden birisi bana şöyle söyledi: ‘İyi dinle, kardeşini böyle öldürdük.’”

“Ne zaman yüreğimiz soğur biliyor musun? Demokratik, adil, basının özgür olduğu, insanların hak ve özgürlükleriyle yaşadığı bir ülke olduğumuzda diyebiliriz ki artık ‘Yakınlarımızı kaybettik ama bedel ödediler ama işte en azından adalet sağlandı, eşitlik sağlandı.”

Mustafa Suphilerden Metin Göktepelere uzanan bir tarihtir bu!

Yüreğimizin soğuması dileğiyle…

(NÖ)

Paylaş
Etiketler: “Mustafa Suphi – Karanlıktan Aydınlığa”Ahmet Kardam’ın
Önceki Yazı

Kreş Yardımından Gelir Vergisi ve SGK Primi Kesilecek mi?

Sonraki Yazı

Allah Semud Kavmini Neden Tanıtıyor Dersiniz…

Hüseyin ŞENGÜL

Hüseyin ŞENGÜL

İlişkili Yazılar

Yeni Bir Anayasa (mı?)
Hüseyin ŞENGÜL

Yeni Bir Anayasa (mı?)

17 Eylül 2023
5k
Çivisi Çıkmış Dünya
Hüseyin ŞENGÜL

Çivisi Çıkmış Dünya

09 Temmuz 2023
5k
Prens ve Hayal Kırıklıkları
Hüseyin ŞENGÜL

Prens ve Hayal Kırıklıkları

11 Haziran 2023
5k
28 Mayıs Seçimi Üzerine
Hüseyin ŞENGÜL

28 Mayıs Seçimi Üzerine

01 Haziran 2023
5k
Sonraki Yazı

Allah Semud Kavmini Neden Tanıtıyor Dersiniz...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap