Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Osman BINARÖNÜ

Bir Ben Yok Oluyor Benin İçinde!

obinaronu Yazar obinaronu
01 Mart 2008
Osman BINARÖNÜ
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Nerden başlasam diye düşündüm o kadar zaman İsrail hakkındaki bu yazım için. O kadar çok başlanacak yer var ki beynimin içinde işe yaramayan örümcek ağı gibi yer edinen. Nerden başlasam? Hazret-i Davud ve Hazret-i Süleyman zamanında doğru yola erişip daha sonra sapıklık batağına saplanan ve bugünkü zulmün baş yapıtlarından olan beni İsrail den mi,yoksa İslam nurunun ilk zamanlarında Kayuka olayı ile Müslümanları hor gören beni İsrail den mi. Yer yüzünde o kadar çok yaramazlık yapmış ki bu çocuk artık kulağını çekecek kimse bulamıyor karşısında. Yıkıyor, yakıyor ve her gece rüyalarında gördükleri vahşet senaryolarını günün aydınlandığından itibaren pratiğe geçiriyor. Doymuyor bir türlü kandan şaraplara. Kendisine laf söyleme cüretin de bulunanları hemen damgalıyor antisemitizm damgasıyla.

1940’lar da üzerine bilinen çevrelerce giydirilmiş mazlum tebessümün atındaki o kurt adam bu günlerde yine paşa gönlüm bilir edasıyla girdiği ve firavunu kıskandıracak kana susamışlığıyla onca insanın canına okuyor. Ve biz trene bakan hayvanı bile ağzı açılacak kadar hayrette bırakarak bakıyoruz olan bitene.

Bir yerlerden başlamanın hiçbir yerden başlamamaktan iyi olduğunu anımsayarak bu kötü çocuğun yaptıklarına bakalım ve şöyle bir seslenelim bu son olanlardan sonra 85 yıldan beri uyuyan vicdanımıza, tabi hala yerinden çalmadılarsa.

27 Haziran sabahı çöl yağmuru isimli operasyon ile adını verdikleri yağmur damlarını bile utandıracak bir kıyıma girişti İsrail. Çoluk-çocuk genç-yaşlı, kör-topal, kim varsa öldürüyor ve beraberinde de dünyanın kapitalimzm’e kucak açan vicdanını katlediyor. Ocak ayında Filistin halkı tarafından en demokratik! yollarla seçilmiş Hamas hükümetini çalıştırmamak için elinden geleni arkasına koymayan olmert tüm dünyaya hitaben açıklamaları peş peşe diziyor Hamas teröristtir Filistin’e ambargo diye. Ambargo kollarında, başını hiçbir zaman öne eğmeyen bu insanlar hala taş atıyor oysaki kanlı panzerlere. Ve vicdanını cüzdanının arasında degilde kalbinin orta yerinde muhafaza etmeyi başaran insanlar Ümmet-i Muhammed bilinci ile yardım ediyor kardeşlerine. Kimisi de söylediğinde dilini utandıran bir kelam kullanıyor: Vatanını satmasaydı! Tüm kurşunları üzerime çekip ve kahpeliği kuşanıp da ‘Yavuz 1492 de ispanyadan getirmeseydi bu Yahudi leri’ diyesim geliveriyor.

Ecdadım bilseydi bu insanların böyle yapacaklarını saclarının bir telini mümin memleketi üzerinden geçirir miydi acaba. Adım gibi eminim el cevap getirmezdi. E o zaman birkaç kendini bilmez aşiret reisinin şirretlik yapıp sattıkları toprağı kasdederek neden ‘satmasalardı vatanlarını’ kelamını ağza alırlar. Yoksa bu insanlar Filistin’e sahiplenmeye mi korkuyorlar. Oda olayın bir başka boyutu.

Yapılan çığırtkanlık sonucu yürürlüğe konulan ambargoda sonuç vermeyince bu sefer Hamas yetkililerini tehdit etmeye başladılar. Oyunun ikinci ayağı bu idi.Sonra hükümet yetkililerinin çalışmalarını engelediler onları seçenler umduklarını bulamasın hükümet zora girsin diye. Sonra kahpeliğin en son versiyonunu icat edip kardeşi kardeşe kırdırma oyununu sahnelemeye çalışıp el Fetihle Haması birbirine düşürdüler. Şükür ki Müslüman aklı şeytanın oyununa gelmedi ve yarı yoldan döndü. Yetmedi 8 bakan ve 61 yerel idareciyi kaçırıp askeri mahkemede yargılamaya başladılar. Bahane bankasının en gelişmişini zihinlerinde barındıran bu insanlar için bahaneler tükenecek değil ve öylede oldu. Filistinli özgürlük grupları tarafından kaçırılan bir İsrail askerlerini bahane edip tam yol giriştiler katliama. Sizce İsrail için insan önemli mi. Ancak ve ancak bir insan için bir başka insan önemlidir bunu aklımızdan çıkarmayalım. Ve aklımıza yukarıdaki o 27 Haziran tarihini iyi kazıyalım. Çünkü bu tarih bir Millet’in yok edilmesinin son kertesi, zurnanın son deliği yani.

Ne kaçırılan 19 yaşında bir asker ne başka bir şey . İçinde insan zihnini bulandıran kurtcukların olduğu o doymaz midesini kanla doldurmak istiyor sonuna kadar. Ortadoğuya yerleştiği günden bu yana gittiği her yere kan kusturma görevini üstüne aldı. Anlaşılmayan şeylerin en önemlisi tarih boyunca hep zulüm gören feryatta masumca çığlık atmayı beceren bu insanlar bu aşağılık işi nasıl beceriyorlar. Ve en acısı her düştüklerinde onları tutma büyüklüğünü gösteren Müslümanları arkadan vuruyorlar. 27 Haziran işgalinden bu yana yapılan vahşetin belgelerini arşivleseniz dosyalar almaz. Kan kardeşi Amerika ile sanki kim daha çok Müslüman öldürecek iddiasına tutuşmuşlar bu insan suretliler. Müslüman’a kol kanat gersin diye kurulan İKÖ sadece ve sadece ağabeylerinden aldıkları kelamları konuşabiliyorlar. Devlet-i aliyemiz israilden büyükelçiliğini çekme dikliğini gösteremiyor ne yazık ki.

Büyük belediyelerden biri, ismini bile söylemeyi beceremediğimiz İsrail davetleri veriyor, anlaşmalar yapıyor. Onca Filistinli kardeşimiz israilin o hamam böceklerinin bile kuş uçmaz kervan geçmez diye adlandırdıkları zindanlarında çürüyor. Beythanun belediye başkanı 6 aydır ekmek bulamıyoruz diye vicdanımıza haykırıyor. Müslüman müslümanın kardeşi iken bizim üstümüzde battaniye onlarınkinde roket atar var. 350000 dolar değerinde pahalı oyuncaklar barındırıyoruz zihinlerimizde ,onların en büyük oyuncağı ise kırık sapanları. Son model cep telefonlarıyla mı bastırıyoruz aşağılık duygusunu. Bu ne biçin kardeşlik? Yüzük kardeşliğimi? Usulca sormak lazım kendimize hala tat alabiliyor muyuz en sevdiğimiz şarkıyı dinlerken. Ne oldu bize? Bir zamanlar kanadı kırılan göçmen kuşlara yardım ederdik. Çanakkale de mi kaldı vicdanımız. Yoksa vatan topraklarını kurtardıkta kendimizi mi kurtaramadık o savaşlarda. Ya da laikliğe emanet ettik te geri mi vermiyor. Zatın birinin bir lafı vardı: “taşa bu kadar söz söylesen adam edersin” derdi. 27 Haziran tarihinden buyana ölen Filistinlilerin sayısı 100 lerle ifade ediliyor ve yazık ki ölenlerin büyük çoğunluğu da çocuk.

Çocuk demişken çocuk katili aklıma geldi biranda hani imralıdaki. Malum resim medyasının önde giden gazetelerinden birinde Halid Meşal’i apo ya benzetiyorlar. Bana Halid Meşalin sebep olduğu bir çocuk cesedi göstersinlerde palavra atmadıklarına bir nebze inansınlar. Şizin apoya benzeteceğiniz olsa olsa şaron ve olmert tir. Onlarda çocuk katili çünkü. Yağları boşalmış insan guruhu gidin de ıraktaki ağabeylerinizin yağdanlıklarından yağlanın da gelin.

Hal böyle iken söylenecek fazla pek bir şey kalmıyor geriye :ya bizle birlikte var olacak Filistin yada bir yanımız hep buruk kalacak her zaman .Anlamakta geç kalmayalım. Vicdanımızı sokaktan gecen satıcıya hurda niyetine sattık 5 liraya, şimdi geri alma zamanı. Yoksa bir ben yok olacak benim içimde

Not: Büyük Önder Atatürk bir söz söylemiş ‘fikri hür vicdanı hür bir nesil’ demiş.

85 Yıllık cumhuriyetimizde fikri kör vicdanı kör bir nesil yetiştirdiğiniz için sizi canı gönülden kutlarım. saygılarımla

Paylaş
Etiketler: denemefelsefeinsan
Önceki Yazı

İşaret Parmağındaki Metaryalist Öte

Sonraki Yazı

Askeri Müdahalelerin Modernleşme Süreci (II)

obinaronu

obinaronu

İlişkili Yazılar

Osman BINARÖNÜ

Bir Kavram; Bir Devrim. Bereket…!

11 Ağustos 2010
5k
Osman BINARÖNÜ

Atı Alan Çanakkale’yi Geçti

18 Mart 2009
5k
Osman BINARÖNÜ

Bir (1) in İhtişamı

30 Temmuz 2008
5k
Osman BINARÖNÜ

Dipsizliğin Dibini Bulmak Mümkün mü?

20 Mart 2008
5k
Sonraki Yazı

Askeri Müdahalelerin Modernleşme Süreci (II)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap