Anneler günü___
Kocaman yüreklerine dünyaları, sabrı, şefkati, evlat sevgisini, fedakarlığı, zor şartlarda pes etmemeyi, hayatın zorluklarına karşı direnmeyi sığdıran annelerin bu özel günleri kutlu olsun…
Sevgili dostlar! Yazıma günün anlam ve önemini küçük bir darbı mesel öykü ile arz edip başlamak istedim.
Mayıs ayının ikinci Pazar günü, bütün dünyada Anneler Günü olarak kutlanır. İlk kez 1908 yılında Amerika’da kutlanan Anneler Günü, ülkemizde 1955 yılından itibaren kutlanmaya başlanmıştır.
Her annenin, kendi yavrusunu canından çok sevdiğini söylemeye gerek var mı bilmiyorum. Karnında dokuz ay taşıdığı, süt verip altını temizlediği, her türlü bakımını yapıp, başucunda uykusuz geceler geçirdiği yavrusunu her anne hiç karşılık beklemeden sever.
Anne sevgisinin gücünü açıklayan bir öykü anlatmak istiyorum:
Bir zamanlar bir genç, kötü kalpli bir kızı sevmiş ve onunla evlenmek istemiş. Ancak kız, korkunç bir şart ileri sürerek “Senin sevgini ölçmek istiyorum.” Demiş. “Bakalım beni gerçekten seviyor musun? Bunun için de köpeğime yedirmek için, bana annenin kalbini getireceksin!”
Delikanlı, tüyler ürperten bu teklif karşısında uzun bir tereddüt geçirmiş. Sonunda kızın istediğini yerine getirerek annesini öldürmüş. Çıkardığı kalbini bir mendile koyup kızın evine doğru yönelmiş. Hızla giderken ayağı bir taşa takılmış.
Mendile sarılı kalp bir tarafa, kendisi de bir tarafa düşmüş. Canı acıdığı için, ağzından ister istemez “Ah anacığım!” sözleri dökülmüş.
Annesinin tozlara bulanan ve hâlâ soğumamış olan kalbinden, o an bir ses yükselmiş; “Canım yavrum, bir yerin acıdı mı?”
Aslında her günün Anneler Günü olması gerekir. Bir günümüzde değil her günümüzde olmalıdır annelerimiz.
Evet dostlar; bugün” Anneler Günü” annesi olanlar çeşitli hediyeler alıp annelerini mutlu edecekler.
Annesini kaybetmiş olanlar ise ellerinde bir gül ile annelerini ziyaret edecekler.
Edecek olanlara ne mutlu…
Ağabeylerim, küçüklerim, ablalarım, kardeşlerim annenizin kıymetini bilin.
Yaşamın acı dönemlerinde bazı gerçekleri yaşadığınız zaman kıymetli varlıklarımızın değeri daha da iyi anlaşılıyor.
Ben fedakârlık, sevgi, sabır ve güzellik ne demek tarif et derlerse; anne derdim, annem derdim…
Bazen hayatın içinden bazı çirkin görüntülere şahit olmasam da duyuyorum. Annesini azarlayanları, annesine küfür edenleri… Ve hatta da elleri kırılsın ki dövenleri de duyuyorum.
İyi ki de duyuyorum, görmüyorum…
O anda anne yüreğinin nasıl parçalandığını, onların neler hissettiklerini biliyor mu acaba.
Yazık!..
En değerli varlıklarıyla hayat devam ederken en büyük acıyı yaşatıyor o tipler.
Peygamber Efendimiz “ Cennet Annelerin Ayakları altındadır.” söylevine karşılık çevrenizde annelere yapılanlara bakın, duyun…
Eşimiz, dostumuz, arkadaşımız, herkes bizden vazgeçebilir kolayca, ama anneler için aynı şeyi söyleyemeyiz çoğunlukla. İstisnalar da kaideyi bozmaz. ( anne gibi annelerden bahsediyorum tabi ki burada.)
Bütün sıkıntılarımızda canını sıkabileceğimiz, her türlü nazımızı sineye çekebilecek süper insandır “o”. Öte yandan da her şeyin suçlusudur, neyimiz kusurlu ve eksikse, “onun” yüzündendir. Her an elimizin altındadır.
Babalarla o kadar uğraşmayız; ya sırtımızı yasladığımız dağdır o, ya da güvensizliğimizin sebebidir. Öyle kabul ederiz, çok severiz ya da öfke duyarız.
Ama anne öyle mi? Bitmek, tükenmek bilmeyen isteklerle bunaltılan, her an didiklenecek, kızılacak, üzülecek, küsülecek ilk kişidir anne.
Annelerimizin yüreklerimizdeki yerleri hep aynıdır, ama hayatlarımızdaki yerleri zamanla azalır, daralır.
Annelerinizin yüreklerinizdeki yerlerine diyeceğim yok, ama ne olur, hayatlarınızdaki yerleri, önemleri konusunda özenli olun. Aksi, pişmanlık getirir.
Bugün anneleriniz yanınızda yarın yanınızda olmayacak.
Annelerinizi mutlu edin!..
Karşılıksız tek sevgi ananın çocuğuna duyduğu sevgidir.
Allah, kıyamet sabahında tüm anaları Zatının ışıklarıyla aydınlatsın.
Gelecekleri, cennetleri Cuma yamaçları gibi neşeli ve vuslatları da kutlu olsun.
Başta büyük kurtarıcımız, Türkiye Cumhuriyetinin hamisi Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün değerli ve rahmetli anneleri Zübeyde Hanım annemiz olmak üzere; sevgili eşimin, ailemin, akrabalarımın,hısımlarımın, arkadaşlarımın, kardeşim dediklerimin, dostlarımın annelerinin, sayfamdaki her annenin, her annesi olanın, özellikle şehit annelerinin ve anne adaylarının, benden küçük olanların bile ana oldukları için bu gününe mahsus ellerinden öperim ey aziz kadınlar… “Anneler Günü” nüz kutlu olsun…
Annesi ebediyete intikal etmiş herkesin annesine Allah’ımdan rahmet dilerim, nur için de, ışık içinde yatsınlar…
Analar, sizlerde çocuklarınızı seviniz…
Onlara sadece gözlerinizle değil kalbinizle de bakınız…
10.05.2020
Ömer Sabri Kurşun