Birinci ve en önemli kuşatma; Türkiye’nin güneyinden gelen kuşatmadır. ABD ve PKK/PYD tarafından yaratılan güvenlik ve beka sorunu, yani askeri kuşatma altında olmamız…
İkinci kuşatma ise; ekonomimizi dışa açacağız diye üretim ekonomisinden uzaklaşıp, borç para ile tüketime alıştırılmış olmamızdır. Çokuluslu şirketlerin ulusal pazarlarımızı işgal etmiş olmasıdır.
Devletin ekonomiden çekilmesi ve boşalan alanların yabancılar tarafında ele geçirilmiş olması…
Bu iki kuşatmayı sadece askeri çabalarla çözebilmek oldukça zor görünüyor.
Siyasi iktidar 2016’ya kadar uyguladığı Amerikancı siyasetlerle Türkiye’yi bu iki kuşatmaya hapsetmiştir.
PKK ile sürdürülen Açılım sürecinden geri dönülmüş olsa da, ABD ve PKK bölgede, önemli kazanımlar elde etmiş, Türkiye’nin bütünlüğünü tehdit eder bir hal almıştır.
ABD, askeri olarak sağladığı bu kuşatmaya, kullandığı çokuluslu şirketleri de dahil ederek, kuşatmayı ekonomik olarak bütünleştirmiştir.
Cargill, kalan son Şeker Fabrikalarının da satımını istemektedir.
Durum bu kadar vahim hale gelince, 15 Temmuz’u da yaşayan siyasi iktidar, can havliyle Rusya’ya sarılmıştır.
Lakin ideolojileri, alt yapıları, yaradılış kotları anti emperyalist olmadığından, siyasi iktidar, Rusya ile Amerika arasında gidip gelen bir siyaset yürütmüştür.
Amerikancılıktan bir türlü kurtulamayan siyasi iktidar zihinsel bir çıkmaza saplanmıştır. Katil Esad siyaseti bu anlayışın tezahürüdür.
Çünkü siyasi iktidarın alt yapısı ve ideolojisi Amerika derken, yaşadığımız somut şartlarsa, ABD karşıtlığını emretmektedir.
Durum bu olunca, Rusya’ya gidip s-400 sipariş edilmiş, arkasından Amerika’ya gidip 30 adet yolcu uçağı sipariş edilmiştir.
Gelelim Membiç Modeline;
Membiç Modeli diye, Fırat’ın Doğusunda Amerika ile bir şeyler yapmak, Fırat’ın Batı’sında da Rusya ile bir şeyler yapmak…
İkili oynayarak, takiye yaparak hem Rusya’yı hem de Amerika’yı kullandığını sanan siyasi iktidar, artık ikili oynamanın sonuna gelmiştir.
Başta Doğu Guta olmak üzere Suriye’de, Rusya ve Amerika’nın ertelenemez çatışmalarını hesaba katarsak, “iki ata aynı anda binme” işinin bittiği söyleyebiliriz.
Çavuşoğlu’nun Membiç Modeli diye anlatmaya çalıştığı plan; doğrudan, ABD Planıdır. Eskiden de, AKP’nin Amerika’ya birlikte Rakka’ya girelim modelidir.
Membiç Modeli, Fırat’ın doğusunu Amerika’ya bırakmak modelidir. Astana Sürecini yok saymaktır.
Fırat’ın doğusunda Amerika ile birlik olmak; Suriye’nin toprak bütünlüğünden vazgeçmektir.
Eğer ABD siyasi iktidara şu garantiyi vermişse, bilin ki bir kez daha aldanıyorlar demektir.
“Afrin ve Fırat Kalkanı ile aldığınız yerler Türkiye’ye kalsın biz bu duruma göz yumalım. Siz de bizim Suriye’deki varlığımızı kabul edin.”
Böyle bir durumda, PKK’ya ABD talimat verir. Birkaç sene Türkiye’ye saldırma der. Türk halkına da terörün bittiği ilan edilir. Problem birkaç yıllığına hasır altı yapılmış olur.
Türkiye’nin hiçbir şartta Fırat’ın Doğusunu bırakmak gibi lüksü olamaz. Fırat’ın Doğusunda Suriye Devleti ve Türkiye Devleti birlikte bir operasyon yapması en uygun olanıdır.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
ulusal.com.tr
