Sevgili okurlarım, elli yıllık bir eğitimci ve sivil toplumcu olarak geçirmiş olduğum zaman dilimi içinde, ucu açık imtihanın ne anlam geldiğini ve ne gibi sakıncalı sonuçlar doğuracağını bilenlerdenim.
Birinci olarak yetiştirilmesinden sorumlu olduğunuz öğrencilere, metin olarak sormuş olacağınız soruların cevabını beklerken, kimi zaman amaç dışı, kimi zamanda amacı aşan bir araştırmayla karşı karşıya kalırsınız.
Bu gerçeğin özü, öğretmenin hazırlamış olduğu ucu açık anahtar sorularla örtüşüp örtüşmemesidir. İşte öğrenci bu aşamada ders kitaplarından öğrendikleriyle, araştırdıklarını bir araya getirmek suretiyle, kendine sunulan soruları cevaplamaya çslışır. Ne var ki öğretmenin hazırlamış olduğu anahtar cevapla örtüşmediğinde sıfır not alır.
İkinci olarak, örretmenin ve ya öğrencinin hazırlamış olduğu cevaplardan birisi yanlışsa, nasıl bir sonuç elde edileceğini düşünmek gerekir.
Birde ucu açık sorulara genel olarak bakalım. Örneğin; öğretmenin cevap anahtarında eksiklik varsa, bu ucu açık sorunun gerçek cevabına uygun nasıl bir değerlendireme yepuanı verilebilecektir. Diyelim ki verdi. Peki verilen puanlar ne denli sorunun cevabı olup, gerçeği yansıtacaktır.
Bu ve benzeri hatalı ihtihanları dikkate alacak eskiden olduğu gibi bir milli eğitim şurası hayata geçirilmeli, YÖK’ten bağımsız olarak temel eğitimin sorunlarını sürekli olarak giderilmesi yönünde çalışmalar yapmalıdır. Öğrencilere zarar verilmemesi yönünde gerekli öngörüyle değerlendirme yapmaları, sonucun olumluya gitmesini sağlamalıdır.
Düşüncem odur ki sorulacak soruların, laik, demokratik eğitim ölçüsü içinde, pozitif değerler doğrultusunda, dört seçenekli cevaplarla meydana getirilerk soruların eğitim-öğretimin amacına uygun olacağını düşünerek, cevaplarının doğru verilip verilmemesi yönünde, nete ulaşılmasını sağlanmalıdır.
İşte o zaman öğrencinin anlama, çalışma ve ilgi duyma yeteneğini ölçmüş olursunuz. Bu fiiliyat bütün öğrencilere uygulanacağı için, gerçekten anlayan, yorumlayan, yaparak, yaşayarak çalışan ve sonucu belirleyen öğrencilerin hak edişini ortaya çıkmış olursunuz.
Bu nedenle ucu açık soruları okumak ve kişi anlayışı içinde değerlendirmek, zamanı kötüye kullanmaktan başka hiçbir işe yaramaz. Yazboza dönen milli eğitim, yeniden yazboza dönerse, ortaya daha neler çıkaracağını düşünmek bile istemiyorum.
Müresel ADIGÜZEL
Eğitimci Yazar ve Şair





















