Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Pazar, Aralık 7, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ahmet SARGIN

Uyuşturucu İle Mücadele Etmeliyiz

Ahmet SARGIN Yazar Ahmet SARGIN
17 Ağustos 2017
Ahmet SARGIN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Gün geçtikçe dünyayı ve ülkemizi tehdidi altına alan ve özellikle sorunlu ailelerden geçen gençleri ağına düşerek uyuşturucuya düşüren torbacılar ve bu işin tüccarları uyuşturucu neredeyse ilkokullarına kadar sokmayı başardı.  O zaman uyuşturucu nedir ve asıl merak edilen uyuşturucunun zararları nelerdir? Konusunu incelemeye çalışalım.

İnsan hayatını olumsuz etkileyen ve içilen uyuşturucu türüne göre kişiyi esir alan, ilk başta keyif veren daha  sonrasında ise alışkanlık yaptırarak kişinin hayatını alt üst eden kimyasal içeceklerdir. Şuanda neredeyse sayısı belirsiz derecede farklı uyuşturucu türleri vardır. En çok tehlikeli olanlardan biri Eroin ve Kokain olarak bilinse de en masumu olarak adlandırılan türleri bile çok tehlikeli ve kişiye ruhen, bedenen zarar veren maddelerden oluşmaktadır. İnsan hayatını bitiren, insanı ağır ağır ölüme götüren bir felaketten söz ediyoruz.

Her uyuşturucu maddesinin farklı farklı zararları olsa da sonunda hepsi tek bir noktada buluyor. Kullanan kişiyi ağının içine almak ve onu bağımlı hale getirmek. Uyuşturucuya alışan insan temin edemediğinde titremeye, üşümeye, dengesizlik yaşamaya, konuşamamaya yani sosyal hayatını tamamen durduracak noktaya getiren her türlü yan etkiyi yaşamaya başlıyor. Her uyuşturucu maddesinin ek yan etkileri de görülebilir. Biri sık sık kaşınma durumu yaşatırken, bazıları ise dişleri tamamen yok ederek etkilerini göstermeye devam eder.

Türkiye’de geçen yıllarda uyuşturucu kaçakçılarına yönelik 18 bin 24 operasyonda 6 ton 412 kilogram eroin, 46 ton 918 kilogram esrar, 106 kilogram afyon ve 589 kilogram kokain ele geçirildi. Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı (KOM) raporuna göre, operasyonlarda 38 bin 534 şüpheli yakalandı. Operasyonların yüzde 82’sinde esrar ve türevleri, yüzde 11’inde ise eroin ele geçirildi. Operasyonlarda, 6 ton 412 kilogram eroin, 46 ton 918 kilogram esrar, 106 kilogram afyon, 589 kilogram kokain, 1 milyon 47 bin 338 adet captagon, 1 milyon 335 bin 326 adet ecstasy, 10 kilogram bonzai, 48 kilogram khat ve 152 kilogram metamfetamin ele geçirildi.

Yine ülkemizde 2009’da 12 ton 234 kilogram eroin ele geçirilirken 2010’da bu miktar 9 ton 53 kilograma, geçen yıl da 6 ton 412 kilograma düştü. 2009’dan sonraki iki yıllık süreçte, eroin yakalamaları yüzde 47 oranında azaldı. 2011’de eroin olaylarına karışan şüphelilerin sayısı yüzde 23, eroin operasyonlarının sayısı da yüzde 26 oranında düştü.

Özellikle PKK/KCK gibi terör örgütünün uyuşturucudan önemli miktarlarda finansman sağladığı ve uyuşturucu ticaretinin her aşamasında etkin olduğuna dikkat çekiliyor. 2009-2011 yıllarında, terör örgütüne yönelik 10 uyuşturucu operasyonu düzenlenirken, bu operasyonlarda 157 kilogram eroin ve 923 kilogram esrar ele geçirildi, 37 kişi yakalandı. Ülkemiz doğu ve batı uyuşturucu kaçakçılık  ağının köprüsü üzerinde bulunuyor. Terör örgütünün, 1984’ten 2011 yılına kadar uyuşturucu faaliyetleriyle ilgili bilgi de verilen raporda, şimdiye kadar terör örgütü PKK/KCK’ya ait olduğu tespit edilen 60 hücre evi ve sığınakta yüksek miktarlarda uyuşturucu yakalandığı kaydedildi.

Birleşmiş Milletler (BM), “2017 Dünya Uyuşturucu Raporuna” göre, hayatında en az bir defa uyuşturucu kullananların sayısı 2014 yılı itibarıyla 247 milyonken, bu rakam 2015’te 250 milyon olarak tespit edildi. BM Uyuşturucu ve Suç Ofisinin (UNODC) yayımladığı rapora göre, 2015’te dünya genelinde 29,5 milyon kişi, bağımlılık dahil uyuşturucu kullanımına bağlı çeşitli sorunlarla karşı karşıya kaldı. Bağımlılığı olan yaklaşık 12 milyon kişi uyuşturucuyu enjeksiyon yoluyla alırken, uyuşturucu bağımlısı 1,6 milyon kişiye HIV, 6,1 milyon kişiye de Hepatit C virüsü bulaşmış olabileceği tahmin ediliyor.

UYUŞTUYRUCU KULLANIMI TEHLİKELİ BOYUTLARDA

Dünya çapında en yaygın kullanılan uyuşturucu olma özelliğini sürdüren esrarın kullanıcı sayısı 183 milyon olarak tahmin ediliyor. Özellikle Batı ülkelerinde uyuşturucunun kabul edilebilirliğinin artmasına paralel olarak esrar kullanımında da tırmanış görülüyor. Geçtiğimiz on yıl içinde birçok bölgede esrar kullanımı için tedavi olmaya başlayan kişi sayısında ise artış olduğu belirtiliyor.

Rapor, erkeklerin esrar, kokain veya amfetamin kullanma olasılıklarının kadınlara oranla 3 kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Bunun yanı sıra kadınlar, opioid ya da sakinleştiricileri tıbbi amaçlar dışında kullanılmaya daha eğilimliler. 2016 raporunda uyuşturucuya bağlı ölümler Asya’da 85.900, Amerika’da 52.500, Afrika’da 39.200 olarak kaydedildi.

2009-2014 yılları arasında en yaygın şekilde üretilen uyuşturucunun esrar olduğu tespit edilirken, 2015’te haşhaş üretimi düşüşe geçti, kokain üretimi ise arttı.  Esrar dünya çapında en çok kaçakçılığı yapılan uyuşturucu olma özelliğini sürdürüyor. Bunun yanı sıra, sentetik uyuşturucu ele geçirme operasyonlarında gözle görülür bir artış izleniyor.

Kişi uyuşturucunun etkisi altındayken durumu, sanki o maddeyi kullanmanın herhangi bir sonucu olmayacakmış gibi görür. Ama, uyuşturucu madde kullanmanın, kişinin hayatına büyük sıkıntı yaratabilecek negatif etkileri vardır. Bu durumların farkında olmayan kişi, kendini bir anda uyuşturucuya bağımlı halde, gün ve gün bu maddeleri kullanırken bulabilir.

Bazı uyuşturucu türleri, kullanan kişinin şiddet içerikli davranış sergileme eğilimini arttırmaktadır. Şiddet asla bir durum karşısında verilebilecek tepkiler içerisinde kabul edilebilir bir tepki olmayacaktır. Eğer kullanan kişi, uyuşturucu etkisi altındayken şiddet eğilimi varsa, uyuşturucu kullanımını gözden geçirmesi akıllıca bir fikir olacaktır. Uyuşturucunun neden olduğu şiddet eğilimi, kullanan kişiye ve çevresindekilere büyük zararlar verebilmektedir.

Bazı uyuşturucu madde türlerinin kullanımı, karaciğer, beyin, akciğerler, boğaz ve mide gibi iç organlara zarar verebilir. Örneğin, evlerde kullandığımız normal yapıştırıcılar, koklayan kişilerde bazı etkiler bırakabildiği için, uyuşturucu madde olarak görülmektedir. Bu yapıştırıcı içerisindeki kimyasalların, uzun süre boyunca ciğerlere çekilerek kullanıldığı takdirde, böbreklerde hasarlara ve duyma kaybına yol açabildiği görülmüştür. Aynı şekilde, uzun süreli esrar kullanımı da, beynin hafızayı, öğrenmeyi ve dikkat verebilmeyi yöneten kısımlarına hasar verebilmektedir.

Şırıngalar, çeşitli uyuşturucu maddelerin alınması için kullanılmaktadır. Uyuşturucu enjekte etmek için kullanılan bu şırıngaların kişiler arasında paylaşımı, hepatit C, hepatit B ve AIDS gibi bulaşıcı hastalıkların yayılmasına neden olmaktadır ve uyuşturucu etkisi altındaki kişiler, temiz şırınga kullanmak gibi önlemler almayabilirler. Bu hastalıklar, kan gibi vücut sıvılarının teması ile bulaşmaktadır. Ayrıca, başka çeşit uyuşturucu maddeleri almak için kullanılan araçların, yine şırıngalar gibi paylaşılmasıyla başka enfeksiyonlar da kapılabilir.

Uyuşturucu kullanımı, fiziksel hasarlar bıraktığı gibi, kullanan kişiyi, zihnen ve duygusal olarak da etkiler. Bu nedenle uyuşturucu kullanımı bazı zihinsel ve duygusal rahatsızlıkları tetikleyebilir. Örneğin, bazı insanlar, rahatlamak ve strese neden olan olayları unutabilmek için, uyuşturucu madde kullanırlar. Fakat uzun süreli uyuşturucu madde kullanımı, bir süre sonra beynin işleyiş şeklini değiştirerek, stresi engellemek bir yana, daha da artmış bir şekilde strese ve deprasyona  neden olabilir.

                  UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE  İNSANİ BİR GÖREVDİR

Uyuşturucu madde etkisi altında olmak, kişinin tehlikeli durumlara düşme olasılığı arttırmaktadır. Bazı uyuşturucular, kişiye normalde asla yapmayacakları şeyleri yapmalarına neden olabilir. Ayrıca kişi yine etki altındayken, bilinci yerinde olmadığı için aşırı doz alma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. Uyuşturucu madde satın alma ya da bu iş için para bulmaya çalışma, yine kişinin güvenliğini tehlikeye sokacaktır. Bağımlı hale geldikten sonra uyuşturucuyu temin etmek için kişi her şeyini pazarlayıp tüm insani vasıflarını da kaybedebilir.

Uyuşturucu bağımlılığın tedavisi vardır. Hatta doğal tedavi, psikolojik tedavi veya ilaç desteğiyle uyuşturucudan kurtulmak mümkün. Kişinin de çabası doğrultusunda bağımlılığından kurtulamayacak bir uyuşturucu yoktur. Tedavi sadece kişinin uyuşturucu maddeyi bırakmasını değil, sosyal yaşamına geri dönmesini ve yaşamını sağlıklı biçimde sürdürebilmesini de içerir. Bu ise uyuşturucu maddesiz yaşam tarzının inşa edilmesi ile mümkün olmaktadır. Uyuşturucu ile mücadelede bağımlı kişilerin ailelerinin ve çevresinin yardımları oldukça önemlidir.

Yani uyuşturucu madde kullanan kişiler tedavi olabilirler. Özellikle tedavi ilkelerini yerine getiren kişilerde uyuşturucu maddeyi bırakma oranı çok yüksektir. Kullanılan uyuşturucu madde esrar, eroin, ekstazi fark etmez. Tedavi sadece kişinin uyuşturucu maddeyi bırakmasını değil, sosyal yaşamına geri dönmesini ve yaşamını sağlıklı biçimde sürdürebilmesini de içerir. Bu ise uyuşturucu maddesiz yaşam tarzının inşa edilmesi ile mümkün olmaktadır. İnsani değerleri yok eden, kişiyi toplumdan ve ailesinden soyutlayan bu kötü alışkanlıktan kurtulmak için mücadele şarttır. Ailelerde bu mücadeleye destek olmalıdır.

Tek başına ilaç tedavisi yeterli değildir. Kişinin kendisini tanıması, uyuşturucu maddeyi kullanma davranışını öğrenmesi, uyuşturucu madde kullanma nedenlerini anlaması, tekrar başlamaması için neler yapması gerektiğini öğrenmesi önemlidir. Bu amaçla bireysel ve grup terapileri yararlı olmaktadır. Ailenin ve bağımlı kişinin eğitimi de tedavinin içinde yer almaktadır. Tedavi süresi uzadıkça başarı şansı artar.

Arınma uyuşturucu maddenin vücuttan temizlenme sürecidir ve tedavinin sadece başlangıcıdır. Arınmadan sonra kişinin kendisini tanıması, uyuşturucu maddeyi kullanma davranışıyla başa çıkmasını öğrenmesi, uyuşturucu madde kullanma nedenlerinin üstesinden gelmesi, tekrar başlamaması için neler yapması gerektiğini öğrenmesi gerekir. Tüm insani değerleri ayaklar altına alan ve insan sağlığını tehdit eden uyuşturucu rezaleti ile mücadele etmek hepimizin asli görevidir.

Bağımlıların en büyük sorunlarından biri de tedaviden çekinmeleridir. Bir çok bağımlı ya bağımlı olduğu kabul etmez ya da tedavisinin zor olduğunu düşünerek hayatına devam eder. Tedavi süreci zor değildir. Hatta bağımlı bunu kafasına koymuşsa terapi süresince eğlenebilir ve yepyeni bir hayata da başlayabilir. Nitekim Sivil Toplum kuruluşlarının açtığı bir çok terapi merkezinde bağımlıların kendini oradayken bir aile içinde hissetmesi için çalışmalar yapılır. Özetle Uyuşturucuyu bırakmak zor değildir, en başta da dediğimiz gibi karar vermek gerekir.

Nasıl olsa uyuşturucunun tedavisi var diye kimse bu illet ile tanışmamalı. Bir kez içmek bile sizi bağımlı hale getirebilir. Dolayısı ile tedavisi oldukça zor olan ve hatta bazen imkânsız derecesinde zorluklar yaşatan tedavi süreci kişileri yıpratarak bazen yaşamlarına son vermesine bile neden olabilir. Uyuşturucu tedavisi için açılan klinikler oldukça doluluk oranları ile hizmet vermeye çalışıyor ve tedavi olmak için başvuru yapanlar bile aylar sonrasına anca randevu alarak bu yola baş koymaya çalışıyorlar. Sonuç olarak ifade edelim ki uyuşturucu ile mücadele etmek hem insani bir görev, hem de dini ve milli bir vecibedir.

  • Ahmet SARGIN
Paylaş
Önceki Yazı

İnşaat Sektörü, KDV İndiriminde Süre Uzatımı İstiyor

Sonraki Yazı

Ölümünün 9. Yılında Trabzonlu Şair Mustafa Tomaç

Ahmet SARGIN

Ahmet SARGIN

İlişkili Yazılar

Yozgat Sevdalısı Bir Hemşehrimiz Mustafa Erkılıç 
Ahmet SARGIN

Yozgat Sevdalısı Bir Hemşehrimiz Mustafa Erkılıç 

02 Aralık 2025
5k
Onlar Avrupa’daki Türklerin Sesi
Ahmet SARGIN

Okul Yolunda Bir Canavar Gördüm?

12 Kasım 2025
5k
Onlar Avrupa’daki Türklerin Sesi
Ahmet SARGIN

Devletin Sağlam Kaleleri Yıkılıyor?

10 Kasım 2025
5k
Güler Yüz Gülleri Açmış Bahçe Gibidir
Ahmet SARGIN

Güler Yüz Gülleri Açmış Bahçe Gibidir

04 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı

Ölümünün 9. Yılında Trabzonlu Şair Mustafa Tomaç

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada

Angarya Değil Bu İş

07 Aralık 2025
Göz Gördü Gönül Katlanmadı

Eller Taşın Altında

07 Aralık 2025
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap