Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kemal ÖZER

İdrak Yolları Hastalığı

Kemal ÖZER Yazar Kemal ÖZER
14 Haziran 2016
Kemal ÖZER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yeterince su içmezseniz idrar yolları hastalığı nükseder. Günümüz ifsad dünyasının endüstriyel gıdalarını yiyip-içtiğimiz müddetçe de idrak yolları hastalığına yakalanırız.

İrfan ehli der ki, ‘yarım doktor candan, yarım hoca dinden eder!’ Liyakatsiz

kimseleri göreve getirmenin başımıza ne dertler açabileceğini bu cümleden daha iyi ne izah edebilir?

Ehli hâl bir cümle kurmuşsa, onu hem akıl, hem de iman süzgecinden geçirmiştir.

İnsanların pek çoğu aklı kafada / beyinde zanneder. Oysa akıl kalptedir, gönüldedir. Aklı yanlış yerde aramaya devam edenler, bilgiyi / hakikati fizikten ibaret sanırlar.  Aklın yerini tayin edemeyen kimseler ne söylerse söylesin, ne yaparsa yapsın boştur. Gönül süzgecinde filtre edilmeden yapılan işler ve söylenen sözler hakikatten izler taşıyabilir, ama hakikat değildir.

Gerçek ‘deli’ akıl muvazenesi yerinde olmadığı zannedilenler değil, midesi kirli olanlardır. Gönlü, aklı, idraki, hakikati, irfanı ve feraseti baskılayan ve yok eden şey, mideye girenlerdir.

Mideye girenler konusunda ehemmiyet göstermeyenler, hakikat konusunda isabetli görüş beyan edemezler. Sözleri suya yazılıdır. Söz ve davranışları hakkında gönüllerinde sızı oluşmaz. Gönlü sızı çekmeyen adam yeryüzünün en hayırsız zalimidir. O her şerri işleyebilir.

Bedenin ölümü, ruhun bedenden ayrılmasıdır. Amma bir de (tasavvuftaki anlamında değil de) yaşarken ölmüş olan ‘esfeli sâfilin’ mertebesinde olan kimseler vardır. Bunların gönülleri bedenlerini terk ettiği için, yerini cin ve şeytanlarca işgal etmiştir.

O kimse ne korkar, ne de utanır. İşçinin hakkını yer de vicdanı sızlamaz. Rüşvet alır verir de bunu bir hak olarak görür. Çalar da bunu gasp saymaz. Hakkı olmayan yerleri işgal eder de bundan dolayı hiç utanmaz. Milletin mal, can ve ırzına göz diker de asla ar etmez. Eksik bilgilerle fetva verir, zerre kadar yüreğinden aksi seda duymaz.

Bunların en temel nedeni midenin fesada uğramasıdır. Midesi çalışanların gönlü / aklı çalışmaz. Gönlü sızlayan adamın midesi haramı reddeder.

“Neden bu haldeyiz” diyenler genellikle küffarı suçlar da, kendi eli, dili ve midesine hiç bakmaz. Küffarla aynı raydan gider, aynı istasyonda durur da bundan rahatsız olmaz. ‘Bilim‘ der, ‘açlık‘ der, ‘gelişme‘ der, ‘Allah biliyor‘ der, ‘bu zamanda bu güç‘ der durur.

İdrar yolları hasta olan bir adamı tedavi etmek kolay da, idrak yolları kapalı kimsenin tedavisi dünyanın en zor işi. İdrar yollarında derdi olan bilir ki hasta, ama idrak yolları tıkanmış olan bunun farkına zor varır. Şifa, aramakla mümkündür. Ağrı bu yüzdendir. Ağrı duyduğunuzda doktora gidersiniz. İdrak yolları tıkanıklığında çoğu kez ağrı hissetmezsiniz.

DOMUZLU GDO CAİZ DEĞİLMİŞ…

Geçen bir hoca, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi X’in “İçinde domuz geni bulunmayan genetiği değiştirilmiş organizmalı (GDO) ürünler helaldir” şeklindeki açıklamasını gönderdi. Bunu söyleyen zat, Din İşleri Yüksek Kurulu’nda üye imiş. Bu cümleye “fetva” demek imkânsız. Zira fetvayı ehil insanlar verir. Belli ki bu zat “ehil” değil. Zira açıklaması kendi içinde tutarsızlıklarla dolu.

Kim bu zat, nerede, ne demiş diye inceledim. Açıklama 2012’de gerçekleşmiş. Bu kişinin Kurul üyeliği de sona ermiş. Açıklamasına tepki gelmiş ve güya tashih etmiş ve “Bu konuda, alanın güvenilir uzmanlarının görüşü doğrultusunda maslahata göre hüküm vermek gerekir” buyurmuş. Klasik kıvırma cümlesi…

İlk açıklamasında, GDO’lu ürünlerle ilgili Din İşleri Yüksek Kurulu üyelerinin, konunun uzmanı bilim adamlarıyla görüştüğünü, bazılarının lehte, bazılarının aleyhte görüş belirttiğini aktardıktan sonra, “Peynir mayalarının, domuz orijinli jelatinlerden olmaması gerekiyor. Haram olan bir şey kimyasal değişimler sonucunda asıl vasfını kaybetmişse, farklı bir madde ortaya çıkmışsa, başka alternatifi yoksa caiz olacağı ifade ediliyor, ancak domuzda bunu söyleyemiyoruz” da demiş imiş.

Belli ki bu zat, bu hususlarda bilgi sahibi değil. Konuştuğu panelde kendine itiraz eden çıkmamış.

“Hz Nuh’un çocuğu olmuyordu da “Allah’ım bana bir kız çocuğu ver, onu sana kurban edeyim” dedi. Allah bir kız verdi, sekiz yaşına gelince kesmeye dağa götürdü, bıçağı çıkarıp kayaya çaldı kaya yarıldı, tam kıza çalacakken, Azrail çıktı elinde bir keçi ile. ‘Ey Nuh! Dur kesme‘” şeklinde hikâyede olduğu üzere, bu eski Kurul üyesinin neresini düzeltmeli bilmiyorum. Sussalar ‘ilim adamı’ falan sanacağız, ama konuşup ifşa ediyorlar hallerini.

Beyefendinin cümlesinden “GDO’da domuz geni olmasa da mesela insan geni olsa helâl” hükmüne var zor değil. “Peynir mayalarının domuz orijinli jelatinlerden olmaması gerekiyor” cümlesi ise evlere şenlik bir cehalet örneği.

Adam bir şeyler duymuş ama ehil olmadığı için hepsini bir birine karıştırmış. Hayvanların midesinden / şirdenden elde edilen maya başka şey, hayvanların kemik ve derilerinden elde edilen jelatin başka şey. Aradaki farktan bile bihaber. Haksızlık etmeyelim, domuz, jelatin ve maya kelimelerini duymuş…

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun “GDO caizdir” şeklinde bir görüşü yok. Hele ki, bu eski üyenin ifade ettiği biçimde bir beyanı da yok. Bu zat, Kurul’da konuşulanları uyuklayarak dinlemiş, “helal sertifika” kuruluşunun toplantısında da bu şekilde sallamış.

İSVİÇRE’DE OKUYAN DOKTOR…

2009 yılıydı, telefonum çaldı. Arayan başbakanlıkta görevli bir başdanışmandı. Biraz sohbetten sonra dönemin sağlık bakanına verdi veriştirdi. Bizde o sıralarda “domuz gribi” adlı masalın sözde aşılarını eleştirdiğimiz için bizi tavlamaya çalıştı. Ardından da bazı ayetlerin GDO’ya işaret ettiği yalanını söyledi. Deccal Tabakta eserimizde bu meseleye temas etmiştik.

İki yıl kadar sonra Din İşleri Yüksek Kurulu başkanı, bir kurul üyesi ve iki ilahiyat hocası ile yemek yiyorduk. Başkan, başbakanlıktan bir başdanışmanın kurula gelip, GDO konusunda sunum yaptığını, adeta “helaldir” diye fetva verin imasında bulunduğunu, ancak kurulun GDO’ya asla cevaz vermediğini söyledi.

Hocaya, size gelen isim şu an milletvekili mi ve ismi de şu mu deyince, nereden bildiğimi sordu. Aynı kişinin bizi de arayıp, aynı şeyleri söylediğini aktardım. İsviçre’de ihtisas yapmış bu doktor kişinin derdi neydi bilmiyoruz. Ama bir şeyi daha biliyoruz, bu zat bize başka bir isim söylemişti. Milletvekili olduğunda öğrendik, gerçek ismi farklıymış… Ama soyadı aynıydı.

Ezcümle diyoruz ki, aman ne yapın yapın idrak yolları hastalığına yakalanmayın. Yakalanıp yakalanmadığınızı anlamanın iki yolu var.

Bir: İslam’ın mide konusundaki hükümleri hakkında ne biliyor, ne uyguluyorsunuz? Buna bakmalı.

İki:
Bir kötü eylem yapmak istediğimiz ve/veya yaptığımızda, kalbimizde sızı ve huzursuzluk hissediyor muyuz? Ediyor da tövbe edip kendimize çeki düzen veriyor muyuz, yoksa saldım çayıra deyip devam mı ediyoruz?

Paylaş
Etiketler: İdrak Yollarıİrfan ehli
Önceki Yazı

Orduspor Yaşatmayı Seçti

Sonraki Yazı

Gros/Kureyş!

Kemal ÖZER

Kemal ÖZER

İlişkili Yazılar

Kemal ÖZER

Hoşça kalın, Allah’a Ismarladık

02 Şubat 2021
5k
Kemal ÖZER

Ya Şimdi Yahut Bir Asır Daha Esarete Devam

17 Ağustos 2020
5k
Kemal ÖZER

‘İlaç’ Savaş ve Suç Ürünüdür

14 Mayıs 2020
5k
Kemal ÖZER

Kemalizm: Türkiye’nin Çıkmaz Sokağı

05 Mayıs 2020
5k
Sonraki Yazı

Gros/Kureyş!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap