Yüzme havuzu ve jakuzilerin insan sağlığı için ciddi risk oluşturduğu bildirildi.
Bu risk suların mikroplu veya kirli olmalarından değil tam aksine temiz olmaları için kullanılan kimyasal maddelerden kaynaklanıyor.
South Carolina Üniversitesi uzmanları tarafından gerçekleştirilen çalışma sulara dezenfeksiyon için katılan klor ve diğer kimyasalların 
idrar, ter gibi organik salgı ve güneş kremi gibi kozmetiklerle tepkimeye girerek kısaca DBP olarak bilinen “dezenfeksiyon yan ürünlerinin” oluşmasına yol açtıklarını gösteriyor.
Environmental Science & Technology’ de yayınlanan araştırma için kişisel ve halka açık yüzme havuzu ve jakuzilerden yoğun kullanımdan önce ve sonra su örnekleri alındı.
Ayrıca havuz ve jakuzileri doldurmak için kullanılan musluk suları da test edildi.
Klor, brom, ozon veya ozon-klor ile dezenfekte edilen bu sularda 100’ den fazla DBP tespit edildi ve bunların ekstrelerinin mutasyona (gen hasarı) yol açıp açmadıkları incelendi.
Musluk sularıyla kıyaslandığında yüzme havuzlarından alınan sulardaki DBP’ lerin mutasyon riskini 2.4 misli, jakuzilerden alınanların ise 4.1 misli artırdıkları belirlendi ve bu ortamları kullanan kişilerin sayısı arttıkça DBP’ lerin mutasyon yapıcı etkilerinin de o nispette arttığı ortaya çıktı.
Klora göre bromun riskinin daha yüksek olduğu görüldü.
Bu kimyasalların astım ve mesane kanseri ile ilişkisini ortaya koyan epidemiyolojik çalışmalar var.
Uzmanlar, havuz sularının sık değiştirilmesinin, buralara girmeden önce duş alınmasının, kozmetik kullanılmamasının, havuzlara idrar yapılmamasının, ishali ve açık yarası olanların havuza girmemesinin, bu suların ağıza alınmaması ve özellikle de yutulmamasının DBP’ leri azaltabileceğini dile getiriyorlar.
Gelelim neticeye
Önümüz yaz, birçok insan havuza girmeyi çocuklar su parklarında oynamanın hayâllerini kuruyorlar.
Yazın sıcağında suya girmenin keyfine diyecek yok ama dikkati de elden bırakmamak lâzım.
