Sene başlarında, geçen yılın muhasebesi yapılır iyi ve kötü tarafları incelenir.
Birinci Dünya Savaşı yeni bitmiş, II. Dünya Savaşına doğru yol alındığı günlerdi. Dünya, özellikle de, Avrupa kan ağlıyordu. Savaşmayı çok seven, her zaman çoğunu isteyen Avrupalılar, Birinci savaşta kazanamadıklarını bir sonraki savaşta kazanmaya çalışıyorlardı. 31 yıl(1913-1944) Avrupa halkları için en mutsuz yıllardı.
Savaşlar bitmiş, yavaş yavaş kapitalizmin kuralları ulus devletler içinde işlemeye başlamış, bu yıllara ulus devletlerin kalkınma yılları denmişti.
Öyle de oldu.
II. Dünya Savaşından sonra, Avrupa, tamamen ABD’nin denetimi altına girdi.
İç işlerinde serbest, dış işlerinde tamamen ABD denetiminde bir 70 yıl geçti. Elbette, Avrupa kapitalizmin, Amerika tarafından belirlenen araçlarını kullanmak zorundaydı.
Biz II. Dünya savaşına girmemiştik ama biz de, Amerika bizi Rusya’dan korusun diye, Amerikan denetimindeydik. Hala da öyledir.
Ancak Amerikan kapitalist emperyalizmi tıkandıkça, yeni savaş ihtiyacı artıkça, yeniden tüm dünya bunalıma girdi.
2008 yılında girdiği krizden, hala çıkamayan Amerika’nın savaş ihtiyacı hat safhaya geldi.
Durumun vahametini gören Amerikalı ve Avrupalı düşünürler, 2016 yılının felaket yılı olacağı konusunda sanki hemfikredirler.
Felaket konusunda görüş bildirenler de, kapitalist emperyalizmin bizzat kendi danışmanlarıdır.
On madde halinde, ne olursa felaket ulur, bunu incelemişler.
-Petrolün varili 100 dolar olursa,
-İngiltere AB’den çıkarsa,
-Bankalara siber saldırı olursa,
-Avrupa birliği içinde ki, mülteci krizi artar ve dağılırsa,
-Çin ekonomisi çökerse, Çin’in de savaş ihtiyacı baş gösterirse,
-İsrail İran’a aniden saldırırsa,
-Almanya Rusya ile birlikte ABD’ye karşı birlik olursa,
-Küresel ısınma artarsa,
-Brezilya ekonomik olarak batarsa,
-Daniel Trump Amerika’ya Başkan olursa.
Gördüğünüz gibi tüm korkular, “dünya bölgesel veya kıtalar arası bir savaşa girerse” üzerinde yoğunlaşmaktadır.
2014 yılının sonunda, 2015 yılı için yazdığım, 2015’de kimler ölür başlıklı yazıyı alt koydum.
Bence aynı unsurlar hala canlılığını koruyor.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
2015’DE KİMLER ÖLÜR
Herkesin 2015 için bir öngörüsü var. Benim de bir öngörüm var.
Doksan yaşındaki Suudi Arabistan kralı ölür!
Baba Bush ölür!
Japonya Hanı, ya da Kralı her neyse, o ölür!
İngiliz Kraliyet ailesi toptan ölür!
Kissinger ölür!
Zaten olmayan dünya barışı ölür!
Artseniy Yatsenyuk ölür!
Öcalan ölür!
IŞİD ölür!
Eğit-Donat ölür!
Gram Fuller ve Jamas Jefry ölür
Fethullah ölür!
Küresel mali terör ölür!
Dolar ölür!
Yalancı gazeteciler ölür!
Fitne yaratmak için gazeteci, siyasi ve asker dinleyenler ölür!
Türkiye Suriye savaşı isteyenler ölür!
Taşeron işçisinin hakkını yiyenler ölür!
Seçime hile karıştıranlar ölür!
Haram yiyenler ölür!
Milletvekili pazarı açanlar ölür!
Vatansız İslamcılar ölür!
Vatansız solcular ölür!
Bilimi, halkı yağmalayanların yararına kullananlar ölür!
Medyayı halka karşı silah gibi kullananlar ölür!
Bir arkadaşıma sordum. Başka kimler 2015’de ölür diye…
Yeter dedi. Zaten yeteri kadar öldürmüşsün!
Çin atasözünü unuttuğumu sanmayın. Uzun süre uçuruma bakma, uçurum da sana bakıyor.
