Hedef yüzde yüz tuttu. İlk cümle ve ez cümle koalisyona sıcak bakmayarak, ön seçim isteyenleri tebrik etmeli, varmış bir bildikleri!
Evet 7 Haziran’dan bu yana onlarca denklem biraraya getirildi ve bingo.
Küçük sağ partiler, MHP küskünleri, PKK mücadelesi ile kayganlaşan emanet oylar mükemmel emiş gücüyle çekildi. Koalisyon Meclis’te değil ama sandıkta, AK Parti’nin içinde kuruldu.
Türkiye halkı zor yürüyecek bir koalisyon yerine farklı yönleri, ülkenin en güçlü partisi içinde buluşturmayı tercih etti.
Seçim bitti ülke rahatladı lakin yalnız muhalefetin değil, iktidarın da işi zor.
AK Parti için de yeni süreç kolay olmayacak. Kanatlarının altında emanet oylar ile çatırdayan ekonomik ve politik dengeler var.
Şüphesiz 5 aylık bu süreçte en büyük ders, muhalefete düştü. Gerçi aklımıza, idam edilmek üzere olan mahkumun hikayesi geliyor. “Diyeceğin bir şey var mı? diye sorduklarında “Bu bana iyi bir ders oldu” demiş ya o misal.
Özellikle MHP kendini yeniden kurgulamalı. Tabanın “Devlet, Devlet’ten (Devlet Bahçeli) büyüktür kaçışını” iyi analiz etmeleri gerekir.
KIRMIZI ALARM
Seçimin eşsiz malzemesini sosyologlara bırakıp yaşadığımız diyarlara dönelim. Anadolu’daki sarı renk, kırmızıyı biraz daha kıyılara hapsetti.
Son iki seçimin İzmir sonuçlarını kıyaslayalım önce.
CHP yüzde 45.41’den yüzde 46.4’e
AKP yüzde 26.21’den yüzde 31.4’e ulaşırken
MHP yüzde 13.71’den yüzde 11.3’e
HDP yüzde 10.32’den yüzde 8.8’e düştü. AK Parti’nin yükseliş, MHP ve HDP’nin düşüş hızı, tahminlerin üzerinde.
Şampiyon belli, ya ikinci… Evet İzmir’de seçimin galibi şüphesiz eski bakan, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Binali Yıldırım.
Detaylarda izini görmek mümkün.
Değiştirilen adaylardan, kontak kurulan akil unsurlara değin süreci dikkatli yürüttü Yıldırım. Nükhet Hotar, Atilla Kaya, Kerem Ali Sürekli, Necip Kalkan da mahalle siyasetinde başarılı isimler olarak karşımıza çıkıyor.
İzmir’in kaybedeni de şüphesiz MHP. İkinci sıra adaylarını üçüncü sıraya postalayınca, Dr. Aslan Savaşan’ın taşıdığı göçmen oylar AK Parti’ye kaçtı.
CHP belki bugün değil ama geleceğin kaybedeni olmaya meyilli. İthal adayları dayatan tarzı İzmirli’yi zorluyor.
Sonuçta AK Parti’nin Türkiye’de ulaştığı oy oranını, CHP kalesi olarak gördüğü İzmir’de dahi yakalayamadı.
Bilim, girdileri aynı olan deneylerin sonuçlarının da aynı olacağını söyler. CHP aynı girdiyle farklı sonuç gafletine düştü. Ve iktidarın eline yerel seçimler için şimdi eşsiz bir koz geçti.
İzmir’de ahval yaklaşık budur. Seçim bitti, siyaset konuşmaktan bıkmıştık, hayat artık normale dönsün. Yitirilen onca şeyden sonra ölümleri değil, çözümleri konuşalım.
Kazanan başarıyı abartmasın. Kaybeden halkı değil, kendini sorgulasın.
Politize olmuş devlet aygıtını toparlamak, teröre karşı şiddet dışı kanalları açmak, gergin toplumu normalleştirmek, açılan/açtığı yaraları sarmak artık AK Parti’nin omuzlarındadır.
