Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kemal ÖZER

Batının Vampir Yüzü New York Times

Kemal ÖZER Yazar Kemal ÖZER
10 Haziran 2015
Kemal ÖZER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yüzyıldır bu ülke toprakları için kim iyi bir şey yapmaya kalkmışsa, özgür dünyanın tarafsız(!) medyası hep onu karaladı hatta savaştı. Abdulhamid Han’dan Erdoğan’a dek bu iki yüzlülük

hiç değişmedi. Hakaret, iftira ve yalan ile manipüle etme konusunda başı nedense hep New York Times gazetesi çektiği görülür. Elbette sadece NTY değil fakat o, tarihinin hiçbir döneminde Siyonizm’e hizmette kusur göstermedi.Batı, bir ülkenin kontrolünden çıkmasına asla tahammül edemez, hele ki o ülke, liderlik potansiyeli yüksek Türkiye ise.

Kontrolleri altındaki bir ülkenin yörüngesini değiştirmek isteyen bir lider çıkacak olursa, sağcısı, solcusu, liberali, faşisti, ılımlısı, radikali, Hıristiyan’ı, Yahudi’si, gazetecisi, baronu hep birden namlularını o lider ve ülkesine çevirirler.

Mısırda seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Mursi’ye yapılan alçak darbe bu endişenin eseri. Hele ki, ellerinden kayıp gitmiş Türkiye ile ittifak ötesi kardeşlik yapmaya kalkan Mursi’yi hedef yapmayıp da destek mi vereceklerdi?

Ayrıca Türkiye ile kardeş olmuş Mursi asılmış, Mısır tarumar olmuş umurlarında mı sanıyorsunuz?

Batının vampir yüzünün en önemli temsilcilerinden biri olan New York Times’ın Türkiye düşmanlığı ile ilgili olarak, Akşam gazetesi “100 yıllık kin” başlıklı başarılı bir haber yayınladı. Haberin başlığı, kinin yüz yıllık olduğunu söylese de, muhteva bu düşmanlığın 1851’de kurulan New York Times ile yaşıt olduğunu gösteriyor.

Varlık nedeni Siyonizm ve baronların çıkarlarını korumak olan New York Times’ın, ta 1886’da Sultan Abdulhamid Han’la başlayıp, müteakip iki asırda Menderes, Musaddık, Kral Faysal, Özal, Arafat, Ziya-ül Hak, Mahathir Muhammed, Erbakan ve Erdoğan şeklinde devam eden saldırıları, Müslümanlara yönelik derin bir kin ve husumetin eseri.

International Herald Tribune,  Boston Globe  Wilmington Star-News gazetelerin yanı sıra 15 yerel gazete, ABC televizyonunu ve 9 yerel kanal, 1 radyo, about.com ve 15 aktif web sitesini bünyesinde bulunduran New York Times grubu, Siyonist Sulzberger ailesine ait.

Her fırsatta Müslüman ülke ve güçlü liderlerine saldıran New York Times grubunu, Türkiye’de gazete batırmakla ünlü Eyüp Can’ın, 2010’da “dürüst(!)” gazeteci olarak tanımladığı Siyonist Arthur Sulzberger yönetiyor.

Küresel Siyonist tefeciler ile sömürgeci batıya karşı, kendi ulusal çıkarlarını muhafazaya çalışan Erdoğan gibi liderlere saldırma ve yıpratma konusunda ittifak halinde olan batı medyası, adeta bir iftira makinesi ve propaganda ajansı gibi çalışıyor.

Batı medyası, darbeye zemin hazırlamak için tertiplenen “Gezi hadiseleri”nde, cumhurbaşkanlığı seçiminde ve 2011 – 2015 seçimlerinde, Türkiye’yi daha açık hedef haline getirdi. Bununla yetinmeyip, son yıllarda şahlanan Türkiye’nin liderine karşı bir yandan haysiyet cellâtlığı yapıyor, diğer yandan da tüm kurumlarıyla birlikte Türkiye’de ekonomik ve siyasi kriz çıkartmak için –daha ötesi DHKP-C, HDP/PKK’nın 6-8 Ekim saldırısı ve paralel çete örneklerinde olduğu üzere– içerideki işbirlikçi haydutlarıyla el ele vererek hiçbir aşağılık icraattan geri durmuyor.

Suriye savaşının uzun sürmesinin, Filistin’in yüzüstü bırakılmasının, Irak’ın tarumar edilmesinin, İŞİD adlı terör örgütünün sahneye sürülmesinin, PKK’nın dağdan inmesine yönelik engellemelerin, Mısır’ın darbesinin, Somali, Yemen ve Libya’nın iç savaşa sürüklenmesinin, Tunus’un karıştırılmak istenmesinin yegâne nedeni; dilenmek bir yana ayağa kalkıp muhtaçlara yardım eden, kendi savunma sistemlerini inşa edebilir, kendi politikasını kendisi üretebilir duruma gelen dolayısıyla batının uykularını kaçıran Türkiye ve muhtemel İslam birliğine engel olabilmek içindir.

Yeter ki, Türkiye ayağa kalkmasın! O, dün olduğu gibi bugünde ayağa kalkarsa, bütün bir “İslam Ümmeti/Milleti” birlik olabilir, onları diri ve bir tutacak olan “hilafet” yeniden tesis edilebilir. Böylece petrol, su ve Afrika’nın yer altı ve yer üstü zenginliği, köle statüsündeki beleş iç gücü sona erebilir. Batı, bu kaymaklı sömürgeden kolay kolay vazgeçer mi?

Türkiye kamuoyunun yakından tanıdığı ve batının müzmin muhalifi imiş gibi pazarlanan Robert Fisk ve Noam Chomsky gibi oryantalist mayınların rolü ile ekonomik ve sosyal tetikçi George Soros’un rolü arasında fark yok. Farkları, görevlendirilmiş oldukları sahalar. Kendilerini ne kadar gizlemeye çalışsalar da, bunların aramıza atılmış tenya olduklarını biliyoruz. Kaldı ki, pek çok kimse bunların cibilliyetlerini, Gezi ayaklanması ve Gazze saldırılarında görme imkânı buldu.

Buraya kadar ki düşüncelerimizi, gazeteci arkadaşım Bojan Budimac’ın okumam için gönderdiği ve gazeteci arkadaşımız Zeynep Yıldız’ın tercüme ettiği aşağıdaki makaleye bir girizgâh olsun diye kaleme aldım. Bojan, bu makaleyi Bosna Hersek’te haftalık haber dergisi “STAV”da yayınlandı.

Musaddık’dan Erdoğan’a batın medyasının propagandası

Bojan Budimac / STAV

New York Times başmakalesi “Türkiye Üzerindeki Kara Bulutlar” hakkında, yayınlanmasıyla birlikte, Türkiye’de batıya dönük öfke ve kızgınlık arttı. Bu utanç verici yazıya tepki gösterilmesinde şaşıracak bir şey yok. Şu artık iyice anlaşılmıştır ki, batının çıkarları yerine kendi ülkesinin milli menfaatlerini gözetmeye çalışan liderlere karşı bir hakaret ve karalama kampanyası yürütülüyor ve bunun tarihi böyle bir şey. Batı medyasının resmi makamların propaganda makinesi haline gelmiş olması istisna değil, artık olağan işlerden sayılıyor. Bunun için savaşların, askeri müdahalelerin, hükümet devirme, darbe ve benzer işlerin medya hazırlıklarına bakmak yeterli olacaktır.

New York Times’ın 1953 de İran’ın demokratik seçimle iktidara gelen, daha sonra MI6 ve CIA tarafından yapılan bir darbeyle devrilen ilk başbakanı Muhammed Musaddık hakkında yazdıkları ile Recep Tayyip Erdoğan hakkında yazdıkları arasında çizilen paralellik hayrete düşürecek türdendir.

“Havaiden Irak’a Amerika’nın Rejim Değişiklikleri Yüzyılı” adlı kitabında Stephan Kinzer, ironiye bakın ki o da eski bir New York Times muhabiri, darbe öncesi yapılan medya hazırlıklarını anlatıyor: “Kod adı “Ajax Operasyonu” olan İran darbesinde Amerikan basını önemli destekleyici rol oynamıştı.

Musaddık hakkında olumlu yazılar yayınlayan birkaç dergi ve gazete olduysa da bunlar azınlıkta kaldı. The New York Times düzenli olarak ondan “diktatör” olarak bahsetti. Diğer gazeteler onu Hitler ve Stalin’le mukayese etti. Newsweek onun yardımlarıyla “Komünistler İran’ı ele geçiriyorlar” diye yazdı. Time onun seçilmesini Çin’deki kızıl zaferden sonra “antikomünist dünyanın başına gelen en kötü musibetlerden biri” olarak adlandırdı.”*

Bugün biz biliyoruz ki Musaddık’ın demokrasiye bağlılığı, CIA ve MI6 operasyonlarının başarılı olmasını sağlayan bir çeşit zayıflıktı ki, böylelikle İran halkı neredeyse sonraki 30 yıl boyunca Şah’ın merhametine terk edildi. Bir başka nokta da, bugünkü Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile benzerliği olanda bu aslında. Batının gözünde, en önemli günahı kendi ülkesinin menfaatlerini gözetmesiydi.

Yukarıdaki iktibastan da anlaşılacağı gibi, çok nadir de olsa istisnalar mevcuttur. Irak ve veya Libya’ya saldırı öncesi medya hazırlıklarında olduğu gibi nadirde olsa mevcut! Aslında ana akım medyada bile daima farklı sesler vardır. Amma velâkin Neokon Wall Street Journal ile yarı solcu Guardian’ın aynı şarkıyı aynı tonda söylemesi hiç normal değil. Bundan da kötüsü ana akım medya ile alternatif medyanın aynı koroda yer alması. İnanılmaz ama gerçek, Türkiye söz konusu olduğunda tam da bu oluyor.

Gezi parkı ayaklanmaları, aslında bu olayların yanlış değerlendirilmesi, ya da daha uygun bir söylemle, tamamen yasal, hukuki ve arkasında kuvvetli halk desteği olan bir hükümeti devirme amaçlı şiddet girişimi etrafında tek ses oluş kırılma noktasıydı. Batı medyasında iki yıl önce varılan bu “mükemmel” uyumu, tek sesi bozacak muhalif bir ses zor görünüyor doğrusu.

Her nasılsa “alternatif” ve veya “solcu” medya ya da şahıslar, bu bir tür paradoksun farkında değillermiş gibi görünüyor. Bir demokrasi promosyonu olarak Chavez karşıtı -şimdi de Maduro karşıtı-, protestoları CIA tarafından cesaretlendirilen, kışkırtılan seçkinler tarafından yapıldığını doğru olarak görebilen bu zümre, söz konusu Türkiye olduğunda kör, sağır ve dilsiz kalmak bir yana koro halinde Türkiye karşıtı oluveriyorlar.

Noam Chomsky, Tariq Ali ve diğerleri, Venezüella’daki sokak protestolarını reddederken, olayların, darbe teşebbüslerinin ardındaki gerçek nedeni, meselenin seçilmiş hükümetin, servetin yeniden ve adil dağıtım politikasıyla ilgili olduğunu görebilirken, bu kez Türkiye’de de, Venezüella’daki seçkinler gibi ve onlarla aynı sebeplerle, aynı şeyi yapmaya çalışan, tweet atarak devrim peşindeki İ-Phonlu Kemalistlerle omuz omuza durdular.

Chavez ve Maduro, Bolivarcı sosyalistler olduklarını söylerler ya, bu durum hiç kuşkusuz entelektüel insanlar olan bu kişilerin kafasının karışmasına sebep oluyor ve tıpatıp benzerliklere sis perdesi örtüyor olabilir mi acaba?

Dünya ölçeğinde geniş halk kesimleri muhtemelen bilmez, ancak, her yerde her konuda konuşmak, yorum yapmak fikir beyan etmek hakkını kendinde gören entelektüeller, şu verileri bilmeliler. Adalet ve Kalkınma Partisi 2002’de iktidara geldiğinde nüfusun yüzde 3’ü günde 1 dolardan az kazanıyordu. Günde 2 dolardan az kazananlar nüfusun yüzde 20’sini, daha iyi durumda olan, günlük 3 dolardan az kazananlar da yüzde 40’ını oluşturuyordu.

Bugün ilk iki kategori tamamen yok olmuş, günlük geliri 3 doların altında olanlar da yüzde 40’dan yüzde 3-4’lere gerilemiş durumda ki, burada hedef gelecek birkaç yılda bunu da tarihin tozlu sayfalarına yollamak. Bu Ak parti liderliğinde, elitler dışında kalan toplum kesimlerinin yararlandığı pek çok değişiklikten sadece biridir

Elbette Ak Parti’ye “sosyalist” demezdim ancak batılılar bir çok hükümet yetkilisinin Türk deneyimlerini incelemek, onlardan yararlanmak üzere buraya geldiğini bilseler, (örneğin sağlık reformu ile Vietnamlılar yakından ilgileniyorlar), buna pek şaşırırlardı. Fakat doğrusu İ-Phone’lu Kemalistlerle, zapatisler arasında ya da antikapitalistler antiglobalistler arasında -Tarıq Ali’nin yaptığı gibi- bağlantı kurmak aklımın ucundan bile geçmezdi.

Belçikalı solcu entelektüel Jean Brickmont’un solcuların birbirine benzemez şeyler arasında ilişkiler kurma eğilimleriyle dalga geçen “sol hüsnükuruntu” başlıklı gayet güzel bir yazısı var. Brickmont  o yazısında şu itirafı yapıyor: “Bir zamanlar diyor, yetmişli yılların başlarında, birçok insan, ben dahil dönemin pek çok mücadelesini birbiri ile ilişkili görüyorduk. Çin Kültürel Devrimi, Latin Amerikalı gerillalar, Prag baharı ve Doğu Avrupalı muhalifler, 68 Mayıs ı, insan hakları hareketleri, Vietnam savaşı karşıtlığı, Afrika ve Asya’daki sömürgecilik karşıtı sosyalist hareketler….”

Bugünkü bakış açısıyla bakıldığında birbirine muhalif fikirlerden oluşan bu çorba komik görünüyor. Mesela, Doğu Avrupalı Muhalifler, neo liberal kapitalist görüşlere sahip sağcılardı, öyle hippi falan değillerdi. Bütün bunlara rağmen geçmişteki bu yanlışlar bugünün solcularını aynı yanlışlara düşmekten, benzer çorbalar kaynatmaktan, yanlış etiketlenmiş tuzaklara düşmekten alıkoymuyor, iki defa düşünmeye sevk etmiyor. Başkan Mao Zedong’un şu sözlerini unuttular: “Fare tuttuğu müddetçe kedi, siyah ya da beyaz olmuş fark etmez!”

Tek sesli propaganda herkesin, apaçık ortada olan gerçekleri gözden kaçırmasına sebep olur, bunun yerine insanlar, bile bile, bilinçli olarak Türk yetkililerin yanlış yorumlanmış, yanlış alıntılanmış sözleri üzerinden tartışmaya sevk edilmiş olur. Dediğim gibi bu normal ve ana akım medyadan beklenir de, aklımın almadığı şey neden alternatif medya gözü kapalı onları takip eder, Oryantalizm olmasın?

——————-

*Aslında ironi üç katmanlı 1. Stephan Kinzer, Edward Herman ve Noam Chomsky’nin beraber yazdığı “Rızanın Üretimi” adlı medya üzerine kitapta adı geçen birkaç gazeteciden biri. Guatemala’dan yazdığı haberlerde yalanlara ve algı operasyonuna başvurduğu anlatılıyor.

  1. Öte yandan NYT’dan emekli olmuş biri olarak yukarıda, yazının başında alıntıladığım o paragrafı yazmak entelektüel dürüstlük gerektirir.
  2. Bununla birlikte Boston Globe’daki son macerası NYT (propaganda )çizgisinde kaldığını, gerçeği saptırmaya hazır olduğunu, bunun için kitabında tarif ettiği teknikleri kullandığını gösteriyor.
Paylaş
Etiketler: batıBatının VampiriCHPcumhurbaşkanıdarbedünyaerdoğanGezi ParkıIŞİDpkkseçimsuriye savaşıVampir
Önceki Yazı

Sonra Ben, Öğretmenim Kadar Güçlü Bir Kadın Oldum

Sonraki Yazı

AK Parti İktidarının Yerine, CHP, MHP Koalisyonu Kurulur

Kemal ÖZER

Kemal ÖZER

İlişkili Yazılar

Kemal ÖZER

Hoşça kalın, Allah’a Ismarladık

02 Şubat 2021
5k
Kemal ÖZER

Ya Şimdi Yahut Bir Asır Daha Esarete Devam

17 Ağustos 2020
5k
Kemal ÖZER

‘İlaç’ Savaş ve Suç Ürünüdür

14 Mayıs 2020
5k
Kemal ÖZER

Kemalizm: Türkiye’nin Çıkmaz Sokağı

05 Mayıs 2020
5k
Sonraki Yazı

AK Parti İktidarının Yerine, CHP, MHP Koalisyonu Kurulur

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap