Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA

Obez Çocuklarımız İçin Harekete Geçme Zamanı

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA Yazar Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA
09 Ağustos 2014
Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Obezite, Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre son yıllarda ‘küresel salgın’ boyutlarına ulaştı.

WHO, 2005 yılında 1 milyar 600 bin kişinin fazla kilolu, 400 milyon insanın ise obez olduğunu bildiriyor.

Buna ülkemiz de dâhil. Günümüzdeki olumsuz şartlar değişmediği takdirde, 2015′te fazla kiloluların sayısının 2 milyar 300 bini, obezlerin ise 700 milyonu geçeceği tahmin ediliyor.

Çocuklar da erişkinler gibi obezite tehdidi altında.

Tonton kızlarımızın, tosun oğlanlarımızın sayısı her geçen gün katlanarak artıyor.

Çocuk-obezite-iki-kardeş-150x144Örgüt, günümüzde en az 20 milyon çocuğun obezite sorunu olduğu düşüncesinde.

Bir gram et bin ayıp örtmüyor 

Obezite, ciddi şekilde mücadele edilmesi gereken bir hastalık olarak kabul ediliyor.

Bir gram et, bin ayıp örtmediği gibi tam tersine ‘başımıza bin dert açıyor’ artık.

Obezite, başta kalp ve damar hastalıkları, hipertansiyon, inme, diyabet ve çeşitli kanserler olmak üzere birçok hastalığın esas sebebi olarak görülüyor.

Bu kadar da değil.

Astım, kısırlık, iktidarsızlık, depresyon, bel fıtığı, eklem hastalıkları, safra kesesi taşları, adet düzensizlikleri, hormon dengesizlikleri gibi rahatsızlıkların da obezite ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteren pek çok araştırma var.

Obezite nedir?

Obez olup olmadığınızı bilmek için vücut kitle endeksinizi (VKİ) hesaplamanız gerekiyor; bunun için de boyunuzu ve kilonuzu bilmeniz yeterli. VKİ, kilonuzun boyunuzun karesine bölünmesiyle elde ediliyor.

Formül şu: VKİ=kilonuz/boyunuzun karesi.

Bulduğunuz rakam 20′den küçükse ‘zayıf‘, 20-25 arası ise ‘normal‘, 25-30 arası ise ‘fazla kilolu’, 30-40 arası ise ‘obez‘ ve 40′tan fazla ise ‘aşırı obez’ siniz demektir.

Metroseksüel beslenme

Obezitenin birçok sebebi var, ama en önemlileri ‘metroseksüel beslenme’ ve ‘fiziksel aktivite azalması’.

Arabalar nasıl benzinsiz veya mazotsuz çalışmıyorlarsa, insan vücudunun da işlevlerini yerine getirebilmesi için enerjiye ihtiyacı var.

Bu enerjiyi yiyip içtiklerimizden sağlıyoruz.

Aldığımız ve harcadığımız enerji arasında bir denge varsa mesele yok, ama harcadığımızdan fazla kalori alıyorsak veya aldığımız enerjiyi gereği kadar harcayamıyorsak vücut bu fazla enerjiyi yağ olarak depolamaya başlıyor ve obezite adım adım gelişiyor.

Batı tarzı yaşamın dayattığı metroseksüel beslenme obezitenin bir numaralı sebebi.

Giderek yağ ve şekerden zengin yüksek kalorili gıdaları daha çok tüketiyoruz.

Hamburger, patates kızartması, pizza, dürüm, lahmacun gibi fast food, yani hazır yiyecekler ile cips, gofret, çerez, şeker, çikolata, kolalı ve gazlı içecekler gibi abur-cuburlar en çok yediğimiz şeyler.

Bunlara süt, yoğurt gibi klâsik besinleri de ekleyebiliriz.

Çünkü bugün artık ne içtiğimiz süt eski sütlere, ne yoğurt eski yoğurtlara benziyor. Süt de yoğurt da metroseksüel oldu gençlerimiz gibi.

Bunlar, türlü işlemlerden geçirilip, allanıp pullanıp, süslenip püslenip janjanlı paketlerde soframıza teşrif ediyor.

Sebze ve meyve, sofralarımızdan her geçen gün eksilmekte.

Çocuklara abur-cubur pazarlaması

Amerikan Kongresi’nin isteği üzerine kısa adı IOM olan Tıp Enstitüsü tarafından hazırlanıp yayımlanan ‘Çocuklara ve Gençlere Yiyecek Pazarlaması’ başlıklı rapor, çocuk obezitesinin sebeplerini ortaya koymayı amaçlıyor.

Rapora göre yiyecek pazarlaması, reklâmı gerçekten ayıramayacak kadar küçük olan çocukları hedef alıyor ve onları besin değeri düşük ama kalorisi yüksek ‘abur-cuburları’ yemeye teşvik ediyor.

Rapor, çocukların aldıkları kalorinin en az yüzde 30′unun tatlılar, kola ve gazoz gibi içecekler, tuzlu çerezler ve hazır yiyeceklerden kaynaklandığını söylüyor.

Fazla kilolu çocukların birçoğunun sadece gazlı içecekler sayesinde günde 1.200-2.000 kalori alabilecekleri, bebeklerin bile bu bakımdan tehdit altında oldukları bildiriliyor.

Amerika’da bu tür gıdalara harcanan para yılda 30 milyar dolar.

Son 10 yılda pazara 600 yeni abur-cubur girmiş.

Bunların sadece dörtte biri ‘faydalı yiyecek’ sınıfından; kalanı şekerleme, çiklet, çerez, cips, gazoz gibi ‘abur-cuburlar’.

Firmaların pazarlama bütçeleri yılda 10 milyar doları geçiyor.

Dünyanın en büyük hamburger üreticisinin senelik 25 milyar dolarlık satışlarını desteklemek için medya reklâmlarına yaptığı harcama 500 milyon doların üzerinde.

Çocuklar reklâm kurbanı

Amerikan Tıp Enstitüsü, çocuk obezitesinin bir numaralı sorumlusu olarak ‘yiyecek pazarlaması’nı gösteriyor.

Pazarlamada pek çok yöntem var, ama en önemli araç televizyon.

Amerika’da yaşları 9 ile 12 arasında değişen 2 bin çocuk üzerinde yapılan bir araştırmada, yatak odalarında televizyon bulunan çocuklarda obezite riskinin daha fazla olduğu belirlendi.

Reklâm için televizyon yanında çeşitli oyuncaklar, hediyeler, çizgi kahramanlar, cep telefonu mesajları ve internetten de giderek daha çok yararlanılıyor.

Hepsinde amaç aynı.

Çocukların belirli bir markayı tanımalarını, bunların büyükler için değil ‘sadece onlar için hazırlanmış özel yiyecekler’ olduğuna inandırmak.

Araştırmalara göre iki yaşındaki bir çocuk çeşitli markalar hakkında fikir sahibi olabilirken 2-6 yaş arası olanlar ise yiyeceklerini-içeceklerini markalara, ambalajlara, logolara göre seçiyorlar.

2 yaşındaki çocukların çoğu süpermarketlerdeki ürünleri tanıyor ve isimlerini söyleyebiliyorlar.

Modern zaman çocukları ne yiyip içeceklerine kendileri karar veriyor; annelerinin babalarının tavsiye ve uyarılarına kulak asmadan ‘kendi seçimlerini kendileri yapıyor.’

Tonton kızınızın neden pırasa yemediğini veya tosun oğlunuzun neden enginarı ağzında iki saat tuttuktan sonra çaktırmadan tükürdüğünü hiç düşündünüz mü?

***

Bunları acilen yapmamız lazım

Okul kantinlerinde sağlıksız yiyecek ve içecek satışına kesinlikle izin verilmemeli.

Okulların, parkların ve oyun alanlarının yakınlarında fast-food restoranların sayısına sınırlama getirilmeli.

Fast food restoranların reklâmlarına en azından okul ve park çevrelerinde sınırlama konulmalı.

İnsanların rahatça yürüyüş yapabilecekleri alanlar ve bisiklete binebilecekleri yollar yapılmalı.

Okul spor salonları ve spor aletlerine okulların kapalı olduğu zamanlarda da kolayca ulaşma imkânı sağlanmalı.

Çocukların okullarına servis araçları ile değil yürüyerek veya bisikletle gelmeleri kolaylaştırılmalı.

Sebze-meyve, süt ve süt ürünleri satan dükkânların açılması teşvik edilmeli ve bunlara çeşitli vergi kolaylıkları getirilmeli.

Yüksek kalorili, besleyici değeri az olan yiyeceklere ve şekerle tatlandırılmış gazlı içeceklere özel vergiler konulmalı.

Restoran menülerinde yiyeceklerin kalori değerlerinin de yer alması sağlanmalı.

Paylaş
Etiketler: dünyaobezitesağlık örgütüwho
Önceki Yazı

Çaylık Dergisi

Sonraki Yazı

SGK Uygulamasında Gecikme Cezası ve Gecikme Zammı

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

İlişkili Yazılar

Grip Aşısı Rezaleti
Genel Eğitim

Grip Aşısı Felç Riskini Artırıyor

08 Aralık 2024
5k
Günde 3 Bardak Süt Kemik Kırığı ve Ölüm Riskini Artırıyor
Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA

Günde 3 Bardak Süt Kemik Kırığı ve Ölüm Riskini Artırıyor

06 Aralık 2024
5k
Antiniyotikler Meme Kanseri Riskini Artırıyor
Genel Eğitim

Antiniyotikler Meme Kanseri Riskini Artırıyor

30 Kasım 2024
5k
Grip Aşısı Rezaleti
Genel Eğitim

Grip Aşısı Rezaleti

29 Kasım 2024
5k
Sonraki Yazı

SGK Uygulamasında Gecikme Cezası ve Gecikme Zammı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap