Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Dr. Ahmet FİDAN

Asimetrik Göç Sorunsalı: “Hadi Köyümüze Geri Dönelim”

Dr. Ahmet FİDAN Yazar Dr. Ahmet FİDAN
28 Kasım 2013
Dr. Ahmet FİDAN
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Uydukent, Saçaklanma Kentleşmede Bölgesel Eğilimler ve Köy Kent Açılımı: Tersine Göç Sürecinde Asimetrik Göç kaygısı

Teknik ama bir o kadar da öncelikli ulusal sorunlarımızdan birisi de “tersine göç” sürecindeki “asimetrik göç” sorunsalıdır.

Mücavir alan kavramının neredeyse anlamını yitirdiği “İstanbul Metropoliten Alanı’ndaki yoğuşma ve bölgedeki kentsel obezleşme, insanca yaşam açısından, yerel kamusal hizmet sunumu için yetersiz kalması bölgesel eğilimleri kaçınılmaz hale getirmektedir. Bu süreç merkezi yönetimleri şiddetle desantralizasyona iterken. bu çerçevede tıpkı büyükşehirleşme süresince olduğu gibi (nüfus artışı ve kent merkezleri birbirine yaklaşarak büyükşehirler oldu) bölgesel süreçte de büyükşehirler birbirlerine yaklaşmakta ve kaynaşmakta bu yaklaşmanın sonucunda büyükşehirlerin birbirleri ile entegrasyon gereksinimi ortaya çıkmaktadır.

tersine-goc-asimetrik-goc copyUydu Kentler / Banliyöler ( Kentlerin Desantralizasyonu/ Saçaklanması )

Kent merkezlerinin ulaşım, sağlık, barınma, konut, sanayi, mezar, eğitim ve bu gibi fonksiyonları taşıyamaması yerine getirememesi sonucunda kentlerin desantralizasyonu yani dışa doğru yeni kentler ivmelenmeler oluşmaya başlar. Böylece yoğunlaşmış yapılaşma alanı bakımından bitmiş kent merkezleri bu fonksiyonları yerine getirebilmek için birinci aşamada  saçaklanarak banliyöler üretecektir.

Bir çeyrek yüzyıl içinde oluşmuş olan banliyöler ana kent tarafından absorbe edilebilmektedir. Böyle durumlarda yeni ikincil saçaklanmaların ortaya çıkması kaçınılmaz hale gelecekti.

Desantralizasyon, çoğunlukla planlanmayan; ama planlı olması gereken bir süreçtir. (bu cümle 2005’ e kadar ki zaman dilimi için yapılmıştır.) Son değişikliklerle saçaklanma ve ya banliyöleşme planlanarak zorunlu hale getirildi ve şuanda da planlanmaktadır. Böylece kentlerin saçaklanması bir çok açıdan kontrollü hale gelmiştir.

Köy-Kent Projesi ve Dengeli Kentsel Dağılım İdealizasyonu

1970 li yıllarda ortaya çıkan köy-kent projesi, köyleri cilalayarak köylünün kente akmasını engellemeye yönelik ortaya çıkmıştı. Ancak bu durum altyapı yetersizliğinin giderilememesi nedeniyle gerçekleştirilememişti. Köy- kent projeleri Yugoslavya ve Çin de görülen komün sisteminden kaynaklanan bir projeydi, aynı zamanda tarım-sanayi olgusunun “agr-indus” birlikteliğini öngören olguydu.

Köy-Kent Projesinin Açmazları ve Açarları:

Açmazları

–          Kentlilik psikozu

–          Ulaşım (sorunu)

–          Kaynak sorunu (ekonomik yönden )

–          İş imkânları ( imkânsızlıkları)

Açarları

–          Köylerin sosyal anlamdaki kıkırdak yapısı. Ekonomik krizlerde ortaya çıkan sarsıntının yumuşatılması işlevini görmekte.

–          Kentlerin aslında çok ta conconlu mekânlar olmadığı anlaşılıyor. Kentin gürültüsü, çevre kirliliği vb

–          Ulusal ölçekte, kentsel ivmelenme açısından adil kalkınma ve yapısal dengeleme sunmaktadır.

Niçin Tutmadı?

1) Kronolojik talihsizlik: Ortaya atıldığı dönemlerde, demografik yoğuşma kent merkezleri lehine idi. Henüz kentlerin çok ta ‘matah’ bir olgu olmadığı henüz ortaya çıkmamıştı,

2) İlgisizlik: O döneme göre, herkes kente akın akın yönelirken, kimse köyde kalmayı düşünmedi. O zaman için köyde altın bile vaad edilse insanların yığınsal akını kente yönelme lehineydi.

3) Baskın şehirli olma psikozu: Bu da sonuç olarak insanlarda “kentli” olma etiketini güçlendirmiş, kentin banliyösünde veya varoşunun en çekilmez ücra köşelerinde dahi olsa tercih edilen bir değer halindeydi.

4: Teknoloji ve Lüksün Adresi: Kentler aynı zamanda teknolojiye ulaşmanın ve lüksün adresi noktasındaydı.

“HADİN KÖYÜMÜZE GERİ DÖNELİM, FADİMENİN DÜĞÜNÜNDE HALAY ÇEKELİM” demişti ‘ferdi abi’miz. Ve o zamanlarda gelecek okunarak türkülere nakşolmuştu yeni ivmelenmenin adresi.

Peki neydi bu tersine  ivmelenmelerin sebepleri:

  1. Kentsel Alandaki Baskın İnsan ve Yapı Yoğuşması
  2. Kentsel Alanlardaki Suç Oranlarındaki Artış ve Güvensizlik
  3. Kırsal Alanlardaki Arazi ve İstihdama Yönelik Cazibe
  4. Doğal Yaşam Arzusu
  5. Kırsal Alanlardaki Ulaşım Altyapısına İlişkin İyileşmeler
  6. Kitle İletişim Teknolojileri ve E Devlet Uygulamaları ve (Kente (Şehre) Bağımlıktaki Azalma
  7. Kentlerdeki Ulaşım ve Trafik Sorunları
  8. Kullanışlı ve Ekonomik Yayla Konutlarının Cazibesi

O dönemde, şehirlerin artan oranlı bir cazibesi bulunmaktaydı. Ancak 2000’li yıllara gelindiğinde durum değişecek ve başta teknolojik imkanlar, ulaşım altyapılarındaki iyileşmeler kente yönelik demografik akının şiddetini önce azaltacak, daha sonra da başa baş hale gelecekti. 2010 lu yıllardan itibaren özellikle e-devlet uygulamaları ve duble yol çalışmalarındaki gelinen nokta, kırsal alanları ve taşrayı yeniden trend haline getirecekti. Bu tersine ivmelenmenin şiddeti, bu gün için çok hissedilmese de, özellikle 2015 li yıllardan itibaren ciddi şekilde hissedilmeye başlayacaktır.

Tersine Göçün Asimetrik Göçe Dönüşmesindeki Sorunsallar:

İlk olarak; normal göç dönemlerinde bir şekilde insanlar kentsel alanlara gitmekte, kısmen çarpık ta olsa coğrafyanın çoğu imar planı görmüş topraklardı. Ayrıca yoğun nüfus kitlesini absorbe edecek kentsel sosyal yaşam alanları bulunmaktaydı, oysa ki tersine göçte geri dönenler kırsal alanlarda imar görmemiş arazilere villa tarzı konutlarını inşa etmekteler. Özellikle büyükşehir sınırları içindeki (yeni büyükşehir olmuş iller başta olmak üzere) kırsal alanlarda çok daha ivedilikle 1/25.000 lik çevre düzeni planlarıyla arazi bölümlemeleri öngörülmesi gerekmektedir. En azından bu kentlerdeki mücavir alanlara ek olarak 1/10.000 ve hatta, 1/25.000 ölçekli haritaların çalışılmaya başlanması gerekmektedir.

İkinci olarak; Tersine göçün normal göçe göre önemli bir farkı da, normal göç dönemlerinde insanlar para kazanmak için geri dönmekte iken, tersine göçün dominant (baskın) içeriği, daha çok (yurt içi veya yurt dışından) emekli olmuş kişilerden oluşmaktadır. Bu da gidişe göre dünüş profiline baktığımızda çok daha nitelikli ve bilinçli yurttaş ppofilini görmekteyiz. Bu profile göre taşrada uygun sosyal mekanların da yavaş yavaş oluşturulması gerekecektir.

SONUÇ OLARAK:

1950’li yılların ölü doğmuş cafcaflı projesi olan köy-kent projesi, bugün için uygulanmaya konulsa kuvvetle muhtemel Türk kentleşme ve iskân politikası açısından önemli bir ko(ru)num olurdu. Çünkü bugün için önemli ölçüde kırsal alanın ulaşım alt yapısı tamamlanmış ve iletişim yoğun teknolojik gelişmeler köylünün ikide bir şehre inme ihtiyacını ortadan kaldırmıştır.2013 yılı itibari ile %35 kamusal hizmet taleplerini yerinde yapabilir hale gelmiştir.

Bunun iki ayağı vardır. Birinci ayağı telekominakasyon ve e-devlet hizmetleri ikinci ayağı kamusal mal veya hizmet sunumlarındaki yerelleşme eğilimidir.

Bu dönem aralıklarında, Türkiye de ki kentleşme oranına bakarsak; 1930lu yıllarda kentsel nüfus %24 iken 1990lı yıllarda %50 nin üzerine çıkmıştır. 60 yıl içinde kentsel nüfus iki katına çıkıyor. 1990 dan 2010 a kadar ki süreçte (20 yıllık bir süreçte) kentleşme hızındaki (artan oranlı) artış %75 in üzerine çıkmıştır. Şu durumda nüfusun ¾ ü kentte oturmaktadır. (TUİK Verileri)

2010 yılı için %76,6 ya çıkan kentleşme oranı bugün için (2013) %80leri geçmiş durumdadır. Ne var ki 2013 ten sonra ki kentleşme istatistikleri hormonlu olacaktır. Çünkü büyükşehirlerdeki il merkezi nüfusu şartının terkedilip ilin siyasi sınırı ölçüt alınmasıyla belediye sınırı dışındaki köysel alanlar kent olarak tanımlanmaktadır. Bu da gelecek on yıl boyunca istatistiklerde “kentleşme körlüğü” etkisi oluşturacaktır.

Cumhuriyetin ilk yıllarında görülen köy-kent oranları 2013 yılı için aynadan görünmektedir. Yani ters görünmektedir. Bu süreç önemli ölçüde toplumsal ekonomik erozyonları da beraberinde getirmiştir.

Köylerden kentlere doğru nüfus akınlarının ters yöne çevrilmesi istenilen bir durum olsa da bunu ortaya çıkarmak oldukça güçtür. Şu anki seyir, tersine bir göç değil, asimetrik bir göçtür. Bu da acilen kontol altına alınması gereken bir olgudur. Bunun yolu da, son düzenleme ile köy iken bir yasayla kentsel alan haline gelen bölgelerin “bölge planları“yla ve “çevre düzeni planları” ile ivmelenmelerin öngörülür hale getirilmesidir.

Bu günkü konu teknik bir konu olduğundan dolayı uzunca oldu. Yapacak bir şey yok, zira bu konuda değil köşe yazısı, cirlop gibi 250-500 sayfalık kitap yazılsa anca yeterli olur.

Ülkem için aydınlık yarınlar ve senlik dileklerimle.

Bu yazı, http://www.bilgiagi.net, http://www.bilgievreni.com, http://www.siyasalforum.org,www.bolgeselhaber.com,

www.sinematur.com, www.ahmetfidan.com, www.yazarportal.com, ile, Kuzey, Gazete Gerçek, Ordu Yorum vb. kağıt bası gazetelerde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.

 

Paylaş
Etiketler: asimetrik göçbölgesel gelişmedemografi hareketleridemografik ivmelenmelergöç hareketlerigöç ivmelenmelerihadi köyümüze dönelimkalkınma adaletiKentkentleşmekentsel alankırsal alankırsal kalkınmaköy kenttersine göç
Önceki Yazı

Lağım Patladı, Patlayacak!

Sonraki Yazı

Demokrasi Konuşmalı (*)

Dr. Ahmet FİDAN

Dr. Ahmet FİDAN

İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünde lisansını (1993) tamamladı. İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Fakültesi’nde Personel Yönetimi / İnsan Kaynakları Yönetimi Anabilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı. (1996) Doktorasını M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Mahalli İdareler ve Yerinden Yönetim bilim dalında, Büyükşehirlerde Kentiçi Ulaşım Hizmetlerinin Entegrasyonu ve Yönetimi, İstanbul Metropoliten Alanı İçin Bir Model Önerisi adlı teziyle tamamladı. (2004). Halen Ordu Üniversitesi’nde (Deniz Bilimleri Fakültesi, Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümünde öğretim üyesi. ICAM Network ve ICAM Publishing Genel Yayın Koordinatörlüğünü, OJOP Çevrimiçi Bilimsel Dergi Yayıncıları ve Editörleri Platformu Dönem Başkanlığını, KADOÇED Genel Başkanlığını, TİGAD (Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği) Ordu Temsilciliğini, KAŞYAD Başkanlığını, KARAV Müt. Heyeti Başkanlığnı yürütmektedir. Eserleri: Kent, Ulaşım, Yerel Yönetim, Bilişim Teknolojileri, Estetik, Kent Kültürü, Çevre, Kurumsal Etik, Bireysel İletişim ve Kurumsal İletişim Sistemleri, Siyaset, Yönetim Bilimleri, Mizah, Şiir ve Edebiyat, Kişisel Gelişim, Hukuk-Siyaset-Eğitim Felsefeleri alanlarında 10’dan fazla kitap, yüzlerce makale, bildiri, 1000’den fazla köşe yazısının müellifidir.

İlişkili Yazılar

Bilim & Teknoloji

Kültür Araştırma Doğa ve Çevre Dernekleri Federasyonu Kuruluyor

15 Kasım 2024
5k
Dr. Ahmet FİDAN

Kişisel Gelişim ve Öz Motivasyon Teknikleri Açısından Toksik Kişilerden Uzaklaşma Yöntemleri

12 Kasım 2024
5k
Yalansız Yaşama Sanatı | The Art of Living Without Lies
Çocuk Gelişimi

Yalansız Yaşama Sanatı | The Art of Living Without Lies

11 Kasım 2024
5k
Kaçırılan Fırsatlar İçin Bomba Teselliler
Dr. Ahmet FİDAN

Kaçırılan Fırsatlar İçin Bomba Teselliler

06 Ekim 2024
5k
Sonraki Yazı

Demokrasi Konuşmalı (*)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap