ABD’nin kibirli, saygısız, küstah, ırkçı, Müslüman düşmanı, IQ fakiri, Siyonist-Evanjelist çetesinin kuklası, İsrail aşığı başkanı; yine, üst perdeden atıp tutuyor ve tehditler savuruyor. (İç politika amaçlı şov yapıyor.)
1 –Neymiş? ABD’li ajan rahip serbest bırakılmalı imiş?
a-Aslında, gerçek sebep bu değildir. S-400 alımı; Türkiye üzerinden geçmesi plânlanan enerji hatları; Rusya ve Çin ile gelişen ilişkilerimiz; İran ve Rusya ambargolarına karşı çıkışımız; Akdeniz havzasındaki petrol ve doğalgaz konusundaki çabalarımız; tüm enerji kaynaklarına hakim olarak Rusya ve Çin’in önünü kesme projelerine tam destek vermememiz; ve en önemlisi de İsrail uşağı Siyonist-Evanjelist çetesinin plânlarının uygulanmasıdır.
b-Bu çetenin hedefi, (ki BOP projesinde açıkça belirtilmektedir) Türkiye’yi bölmek; önce Kürdistan’ı kurmak; bilahare büyük Ermenistan projesini gerçekleştirmek; nihayet de İsrail’in “vaat edilen topraklar masalını” hayata geçirmektir.
2- ABD bize ne yapabilir?
Zaten, asırlardır, Türkiye’nin en azılı ve kalleş düşmanı ABD’dir. (Ve halâ, müttefik, stratejik ortak” vb. yalanlarını ifade ediyoruz. Halbuki ABD tarih boyunca bize hiç dost olmamıştır);
a)Tüm terör örgütleri, (PKK-Taliban-DEAŞ vs.) Siyonist- Evanjelist çetesinin maşalarıdır.
b)Türkiye’deki tüm darbeler, (27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat, 15 Temmuz vs) İsrail ve ABD ürünüdür. Çok sayıda cemaat ABD maşasıdır.
c)Çuval olayı, Muavenat Suikasti, ciddi can kayıpları verdiğimiz sabotajlar, terör olayları vb. uygulamalar, hep bu çetenin icraatlarıdır.
d)Aynı çete; Tohum, İlâç, Gübre, Zirai ilâç, GDO, Endüstriyel Tarım vb. terörleri ile sağlığımızı, tarımımızı, tüm ekonomimizi, mahvetmiştir ve etmektedir.
e)Asırlardır, misyoner okulları ile şimdi de ABD’li ve Kore’li Evangelist rahiplerle; halkımızı Hıristiyan yapmaya çalışanlar; bu arada devamlı olarak, Kürt ve Ermenileri kışkırtan, isyana sevk edenler de bunlardır.
f)İslam Alemi’ni bu duruma düşüren; tüm kaynakları sömüren; demokrasiden mahrum bırakan; diktatörlere ve hırsız yöneticilere destek veren mezhep kavgalarını ve terörü körükleyen; astronomik silâh satışları ile soyan; tüm enerji ve su kaynaklarına el koyan da, bu çetedir, şimdi de, halkına sırtını dönmüş yöneticilerle (Suudi Arabistan- Bahreyn- Kuveyt- Birleşik Arap Emirlikleri- Umman- Mısır-Ürdün) bir pakt kurmaktadırlar. Bu sayede, İslâm alemini tam anlamı ile bölecek ve birbirlerine kırdıracaklardır. Filistin’i yalnız bırakacaklardır. İsrail zulmüne destek vereceklerdir. Kudüs’ün tam anlamı ile işgaline zemin hazırlayacaklardır. Enerji kaynaklarına hakim olacaklardır. Rusya ve Çin’in önünü keseceklerdir.
g)Trump denen kişinin, kavga etmediği ülke ve kuruluş yoktur. AB ile, NATO ile, Birleşmiş Milletler ile, Güvenlik Konseyi ile ve Kanada- Meksika- Kuzey Kore- Çin- Rusya- Suriye- İran- lrak- Afganistan- Küba-Sudan- Venezuella- Pakistan velhasıl tüm ülkelerle kavgalıdır. Hukuka saygısı yoktur. Çevre düşmanıdır. Kendinden önceki başkanların imzalarını hiçe saymaktadır. Nitekim Kyoto Protokolü’nden-Paris Anlaşması’ndan- İran ile yapılan Nükleer Anlaşmadan, pervasızca çekilmiştir.
h)Türk bakanlarına yapılan uygulama ise tam bir dangalaklıktır ve ABD’nin müttefik değil, en kalleş düşman olduğunun göstergesidir.
3- Ne yapmalıyız;
Türkiye aslında güçlü bir ülkedir. Tek zaafımız kötü yönetim; liyakat esasına uyulmaması; her şeyin saraya bağlanmış olmasıdır.
a)Dost düşman, herkes bilmektedir ki; Türkiye’de yargı bağımsız değildir. Sarayın emri ile hareket edilmektedir. (Bu da, küstah taleplerin önünü açmaktadır. Bu arada, Deniz Yücel olayı vb. kötü örnekler de mevcuttur.)
Tam demokrasi olsa; yargı bağımsızlığı gerçekleşse TBMM etkin konuma gelse; bu tür taleplerin de önü kesilecektir.
b)Güçlü bir ordu ve donanma; etkin bir istihbarat ve gerilla teşkilâtı; gelişmiş bir Savunma Sanayi; Kozmik Oda’dan çalınan bilgilerin yenilenmesi; bağımsız ve saygın bir dış politika; olmazsa olmaz şartlardır.
c)Milli tohumculuk, tarım, gıda, ilâç, gübre, politikalarına dönmeli; Endüstriyel tarımdan vazgeçmeli; beynelmilel sömürücülerle mücadele etmeli; GDO’lu gıdalara, tohumlara, yemlere geçit vermemeli; Tohumculuk Yasası’nı kaldırmalıyız. Yeraltı ve yerüstü sularımıza, tam anlamı ile sahip çıkmalıyız. Cargill-Monsanto vb. şirketlerin önünü kapamalıyız. Bor ve Toryum gibi çok önemli kaynaklarımızı, gözümüz gibi korumalıyız.
d)İncirlik, Kürecik vb. üslere, tam anlamı ile sahip çıkmalıyız. NATO’ya ve AB’ye hiç güvenmemeliyiz.
Konya üssümüzü takviye etmeliyiz. ABD’li iki bakana yaptırım uygulamalıyız.
e)Bu çetenin, baskı yapmak için gerçekleştirebileceği, sabotaj-suikast vb. terör hareketlerine karşı tedbirli olmalıyız.
f)ABD ve İsrail yayılmacılığına karşı; biz de İran-Irak-Suriye-Afganistan-Pakistan, dayanışmasını gerçekleştirmeliyiz.
g)En önemlisi de, Güneydoğu problemini halletmeli, devlet otoritesini tam anlamı ile gerçekleştirmeliyiz. Buradaki yerel siyasetçilerin, tavizkâr ve ülke aleyhine taleplerini meydan bırakmamalıyız. (Ms. FETÖ’cü öğretmenler tasfiye edildi, ama PKK sempatizanlarının tamamına yakını göreve döndü.) Buralara, çok kaliteli, tecrübeli, liyakat sahibi, vatansever, vali- kaymakam- savcı- MİT Bölge Başkanı- Jandarma komutanı, tayin etmeliyiz. Yöneticiler, öğretmenler, din adamları, bürokratlar, gümrük elemanları, mahallin insanlarından olmamalıdır. Rotasyon düzeni uygulanmalıdır. Özellikle eğitim, çök önemlidir. Değişim ve gelişmenin en önemli yolu budur. (Evlâtlarımız, okullarda zehirlenmektedir.) Elbette; aşiretlerin ve cemaatlerin de ciddi biçimde denetlenmesi, çok önem arz etmektedir. Zira,en çok istismar edilen nokta, dini hassasiyetlerdir.
Önemli Tavsiye: Metal Fırtına (Orkun Uçar-Burak Turan/2004); Metal Fırtınanın Kırılması (0. Metin Öztürk- Ersin Yükselay/2005); Kurtuluş-Metal Fırtına (B. Turna/2003); Metal Fırtına-2/Kayıp Maaş (0. Uçar/2005); Kızıl Kurt-Metal Fırtına/3 (0. Uçar/2005); Türk- Amerikan Savaşı (Hakan Türk-Kurtuluş Osman/2005); Üçüncü Dünya Savaşı-(B.Turna/2005); Nükleer Darbe (B. Turna-2006); Metal Fırtına-5 (B. Turna/2009); kitaplarını önemle tavsiye ederim.